Kılıç Optik

KILIÇ OPTİK

Güven ve Kaliteli Hizmet

Bu yıl Silmo İstanbul’da farklı tasarımlara ve çizgilere sahip butik markaların standlarını ziyaret etme fırsatı bulduk. Yeni markalarla anlaşma sağlayıp bünyemize kattık.

Merhaba Zeki Bey. Öncelikle sizleri biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Merhaba… Ben Zeki Kılıç, 1955 Sivas doğumluyum. Evli ve üç çocuk babasıyım. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesinden mezun olduktan sonra Sağlık Bakanlığının açtığı kurs ile gözlükçülük diplomasını aldım. Baba mesleği olan kuyumculuğun yanı sıra 1980 yılında Kılıç Optik isimli mağazamı açarak optik sektörüne giriş yaptım.

Kılıç Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz? 42 yıllık köklü bir mağaza olduğunuzu biliyoruz. Kaç kuşaktır sektöre hizmet vermektesiniz?
Kılıç Optik’i 1980 yılında açtık ve müessesemiz hep yeniliklerle öne çıkmıştır. 1982 yılında Türkiye’ye gelen 10 şablonlu Weco otomatik makineden birisini Sivas’a getirerek başlayan hizmet ve kalite anlayışımız ilk şablonsuz makine, ilk matkaplı makine ve en son 2022 yılında Essilor Mr. Blue Sport Edition ile devam ederken, görüntüleme, odak alma cihazlarında Fotocentron ile başlayan öncülüğümüz Armani-T, İmotion Center ve son olarak Türkiye’ye 2022 yılında giriş yapan sadece iki cihazdan birisi olan Hoya Visureal Master ile devam etmektedir. Çerçeve ve cam konusunda da aynı şekilde kalite ve yeniliği ön planda tutan anlayışla hizmet vermekteyiz. Birinci kuşak olarak Sivas mağazamız iki şube ile devam ederken, ikinci kuşak olarak küçük oğlum 1993 yılından beri Balıkesir Bandırma da kurduğumuz Selçuk Optik ile sektöre hizmet vermektedir.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
Müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmek ve beklenen talepten fazlasını karşılayabilmek için mağazamızda her gruptan ürün bulundurmaya özen gösteriyoruz. Yediden yetmişe her yaşa ve her zevke uygun güneş ve optik ürünler sunabilmek için ürün yelpazemizi her geçen gün yenilenen özgün model ve markalarla genişletiyoruz.

Sivas’ta birçok önemli optik mağaza yer alıyor. Bu durum bir rekabet oluşturuyor mu? Ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Tam aksine diğer optik mağazalarının bulunması kalitemizi ve farkımızı daha iyi ortaya koyabilmemizi sağlıyor. Rekabeti çok etik bulmuyoruz. Meslekteki kırk ikinci yılımıza rekabet ederek değil müşterilerimize verdiğimiz karşılıklı güven ve kaliteli hizmetimizle ulaştık. Maalesef rekabet uğruna dürüstlük ve kaliteden ödün veren firmalar sektörümüze her geçen gün zarar veriyorlar. Bu durum sektörümüzün hak ettiği saygınlığı yitirmesine sebep oluyor.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Müşterilerimize en doğru ürünü sunabilmek için birçok markayı bünyemizde bulunduruyoruz. Optik gözlükler de Burberry, Guess, Flair, Tom Ford, Lacoste, Alexander Wintsch, Motivum, Silhouette… Güneş gözlüklerin de ise Prada, Oliver Peoples, Miu Miu, Persol, Versace, Franco Vital, 40 Million, Ermenegildo Zegna, Swarovski en çok talep gören ve müşterilerimiz tarafından beğenilen markalarımız arasında yer alıyorlar.

Son yıllarda designer markalar oldukça rağbet görüyor. Size de müşterilerinizden bu yönde talep geliyor mu?
Designer markaları sürekli olarak yakından takip ediyoruz. Gözlük ihtiyaç olduğu kadar aksesuar özelliğiyle de talep gördüğü için ikisini bir arada sunmak adına kalitesi ve tasarımıyla kendini ispatlamış dünya çapında designer markaların yanı sıra, daha özgün modeller sunan butik markaların ürünlerine de mağazamızda yer veriyoruz.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Biz Kılıç Optik ailesi olarak satış sonrası hizmetler konusunda mükemmelliği hedefliyoruz. Misyonumuz gereğince satış sonrası hizmetlerimiz ile müşterilerimizin vazgeçilmezi olmak için her zaman çalışıyoruz.

Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Cadde mağazalarında müşteri portföyümüzün çeşitliliğini ve yoğunluğunu daha iyi gözlemleyebiliyoruz. Bu açıdan cadde mağazalarının daha orijinal bir potansiyele sahip olduğunu düşünüyoruz. Müşterilerimiz tarafından kolay ulaşılabilir bir lokasyonda olmak her zaman önceliğimiz olmuştur.

Sektöre hizmet veren biri olarak ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Ülkemizde gözlük kullanma kültürü henüz yeni yeni oturmaya başladı. Avrupa’da daha nitelikli camlar daha yaygın ve bilinçli kullanılırken ülkemizde bu durum biraz daha farklı. Her üç çocuktan birinde görme kusuru olduğunu düşünürsek göz muayenelerinin erken yaşta ve daha sık periyotlarla yapılmasının faydalı olacağını düşünüyoruz. Bu konuda ebeveynlerin daha bilinçli davranması gerekmektedir. Müşterilerimize göz sağlığının önemini ve kullanmama halinde gözünde oluşabilecek problemlerle birlikte hastalıkları detaylı bir şekilde açıklayıp gözlerinin durumuna bağlı olarak hangi nitelikte gözlük ve gözlük camları kullanması gerektiği hakkında bilgi vermek, onları gözlük kullanmaya teşvik edecektir. Bu görevi herkesten önce doktorlarımıza ve biz optik müesseselerine düşmektedir.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Yeterli olduğu söylenemez. Teorik olarak günümüz gelişen teknolojisinde eksik yanlarımızın olduğunu düşünmekteyiz. Çalışanlarımıza online eğitim programlarına katılıp kendilerini geliştirmeleri yönünde destek sağlıyoruz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Yurtdışında yapılan optik fuarlarını ve gelişmeleri internetten ve sosyal medya üzerinden yakından takip ediyoruz. Çünkü fuarların markaları, koleksiyonları, ürünleri, son teknolojileri ve en yeni trendleri gözlemlememiz açısından büyük önemi olduğunu düşünüyoruz.

17-20 Kasım 2022 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Çok keyifli geçen bir fuar oldu. Bizler de Kılıç Optik olarak Silmo İstanbul Optik Fuarı’na katılım sağladık. Kendi açımızdan dolu dolu geçen bir fuar oldu. Birçok dünya markasını mağazamızda bulundurduğumuz için çok daha farklı tasarımlara ve çizgilere sahip butik markaların standlarını ziyaret etme fırsatı bulduk. Yeni markalarla anlaşma sağlayıp bünyemize kattık. 2023 yılında fuar alanının daha büyük bir alanda yapılacağını duyduk. Bunun çok doğru bir karar olduğunu düşünüyoruz. Silmo İstanbul’a ilgi oldukça fazla olduğu için alanın genişletileceğini duyduğumuz için memnunuz. Önümüzdeki yıllarda fuarın giderek daha da güzel olacağını düşünüyoruz ve sabırsızlıkla yeni modeller ve markaları keşfetmeyi bekliyoruz.

2023 yılı itibariyle dijital ortamda yayımlanmaya başlayan 4 your eyes ile ilgili görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Derginizi yıllardır ilgiyle takip ediyoruz ve çok başarılı buluyoruz.  Sektördeki gelişmeleri, gözlük modasını, trendleri sizlerin sayesinde yakında keşfetme fırsatı buluyoruz. Dijital ortama geçmenizin kesinlikle çok doğru bir karar olduğunu düşünüyoruz. Derginizin dijital ortamda yayınlanması günümüz dünyasında dergiyi daha ulaşılabilir kılacaktır. Sektörümüze sunmuş olduğunuz hizmet gerçekten çok kıymetli. Kılıç Optik olarak 4 your eyes ailesine teşekkür eder başarılarınızın devamını dileriz.

Nisan 2023

Rainbow Optik

RAINBOW OPTİK

Köklü Mirasın İzinde

Silmo İstanbul sayesinde Türkiye’yi karış karış dolaşmak yerine, aradığımız, aramadığımız, bildiğimiz veya bilmediğimiz tüm ürünlere kolaylıkla erişim sağlayabiliyoruz.

Merhaba Yağmur Hanım… Optik sektöründeki yolculuğunuzun nasıl başladığından söz edebilir misiniz?
Öncelikle röportajımıza başlamadan önce tüm meslektaşlarımı saygı ve sevgiyle selamlıyor, keyifli okumalar diliyorum… Bu sektör bana baba yadigarı. 1995 yılında kurmuş olduğumuz yerli kontakt lens üretim firmamız olan Tech Lens ile sektöre giriş yaptık. Babam ve annemin ortak olması sebebiyle, çocukluğumun tamamını firmamızda dolayısıyla sektörde geçti. Bu durum haliyle eğitim-öğretim hayatımı da etkiledi, yönelimim ve tercihim optisyenlik bölümü oldu. Üniversitem bitmeden sektöre giriş yaptım. Uzun bir süre dışarıda çalıştıktan sonra 2019 yılında Rainbow Optik olarak Altunizade’de ilk mağazamızı açtık. Burada bugün dördüncü senemizi bitirmek üzereyiz. 

Mağazanızı açmaya nasıl karar verdiniz? Kuruluş vizyonunuzdan ve üstlendiğiniz misyondan bahsedebilir misiniz?
Çocukluğum dahil eğitim hayatım süresince de bir mağaza açma hedefim vardı. Fakat bunu hakkıyla yapabilmek için sektörü daha iyi tanımam ve öğrenmem gerekiyordu. Yani bu hedefin gerçekleşebilmesi doğru zamanın gelmesi gerekiyordu. Misyonum verdiğim her hizmette insan sağlığını ön planda tutarak, mağazamızı tercih eden hastalarımızın ihtiyaçlarına yönelik pozisyon alarak, sonuç odaklı olmak ve üst düzey memnuniyet sağlamaktır. Vizyonumuz daima; edindiğimiz yeri büyüterek korumak ve daha ileriye taşıyıp bana kaldığı gibi benim evladıma da aynı şeffaflık ve dürüstlük ile devredebilmektir.

Bu mirası daha ileriye taşımak amacıyla neler yapıyorsunuz?
Sektörde yer almamın baş unsuru babam Hızır Yılmaz’dır. Hayatım boyunca hiçbir zaman çok sevdiğim, çok hayran olduğum bir sanatçı, oyuncu vs. olmadı. Fakat kendimi bildiğim günden itibaren bir tek idolüm vardı o da babamdı. Her zaman onun gibi olabilmek istedim. Çünkü babam gibi olabilirsem sadece sektöre değil tüm dünyaya katkım ve faydam olacağına inanıyorum. Bu sebepten kaynaklı babamın bana bırakmış olduğu miras olarak adlandırdığımız bilgi birikimi taşımak tahmin edilenden daha zor. Çünkü günümüzdeki miras evlatlara maddi olarak bırakılıyor ve bunu kullanırken zorluk çekilmiyor. Ama benim mirasım çok güçlü bir maneviyattan geliyor. Bu yolda önce aileme daha sonra toplumumuza ve akabinde sektörümüze faydalı olabilmek için ekstra özen göstermem gerekiyor. Bu özen neticesinde asla olduğumuz yerde saymıyoruz daima yenilikçi olmaya gayret ediyoruz.

Rainbow Optik’in mağaza tasarımı için oldukça titiz davrandığınızı görüyoruz. Bu konsept için ilham kaynağınız neydi ve müşterilerinize yansımaları ne yönde?
İlk izlenimin her zaman çok önemli olduğuna inanıyorum. Mağazamızdan içeriye giren hastanın öncelikle kendini rahat ve huzurlu hissetmesi daha sonrasında kendisine yakışır kaliteyi burada bulabileceğini düşünmesini istedik. Açıkçası mağazamızı açarken sadece optik açalım düşüncesi ile açmadık. Bir farklılık yaratmak, tarzımızı yansıtmak istedik. Teknolojiyi yakından takip ediyor ve mağazamız içerisinde yararlı teknolojiyi fazlasıyla sergileyip kullanıyoruz. Bundan kaynaklı mağazamızın dizayn çalışması, yapılış aşaması burayı açma düşüncemizden daha uzun sürdü, tüm detayları ince ayrıntısına kadar düşünüp başında durduk. İyi ki de böyle yapmışız. Çünkü gelen meslektaşlarımız, mümessillerimiz ve hastalarımızın mağazamıza ilk girişinde söylediği ilk söz dekorumuza övgü oluyor.

Perakendeci olarak yeniler arasındasınız. Bulunduğunuz lokasyondaki köklü mağazalarla rekabet ederken ne gibi bir strateji uyguluyorsunuz?
Hiçbir meslektaşımız ile rekabetimiz söz konusu değildir. Önemli olan meslektaş olarak birbirimizin derdinden en iyi yine bizim anlayacağımız bilincinde olmak, saygı ve sevgi içerisinde işimizi layığıyla sürdürmektir. Stratejilerimizi meslektaşlarımıza uygulamak yerine ‘daha güzel nasıl hizmet verebiliriz?’ ‘Hastalarımızın taleplerini daha iyi nasıl karşılayabiliriz?’ gibi soruların cevaplarını arayarak kendimizi daha ileriye taşımak için uyguluyoruz. Hakkaniyetli bir şekilde, usulsüz yollara başvurmadan, dost olduğumuzun bilincinde olarak tüm meslektaşlarıma bol bereketli kazançlar diliyorum.

Rainbow marka lenslerin satışınızı yapıyorsunuz. Hangisinin satışları yüksek. Gözlük mü, lens mi?
Rainbow marka kontak lenslerimiz tabii ki de bizim ilk göz ağrımız ve mağazamızın isim kaynağıdır. Tecrübelerime dayanarak mağazamıza gelen müşterilere kontakt lens konusunda doğru bilgiyi en iyi şekilde aktarmaya gayret ediyorum. Bu konu hakkında bilinen yanlışları düzeltmekten onur duyuyorum. Gözlük de kontakt lens de bizim evladımız gibi. İkisinin de satışını müşterilerimizin talebine göre sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu soru zor bir soru çünkü bu bir tercih meselesidir. Arz-talep doğrultusunda hastalarımıza en uygun seçeneği sunuyoruz.

Sizce sektörün en önemli sorunu ne ve çözülebilmesi için sizin fikirleriniz nelerdir?
Sektör sorunu denildiği zaman aklıma yalnızca iki konu geliyor. Birincisi aynı lokasyonda bulunan optiklerin ileri düzey rekabetten kaynaklanan anlaşmazlıkları. İkincisi ise lokasyonda bulunan hastanelerde görev yapan doktorların yönlendirme yapması. İki problem de birbiri ile bağlantılı. Ne yazık ki görüyorum ki yanımızdaki bir eczane ile dost iken yanımızda, yöremizde bulunan optik ile kendi meslektaşımız ile düşman gibiyiz. Bu konu beni çok rahatsız ediyor. Oysa ki hepimizin amacı aynı. Hepimiz bu sektör için mesai yapıyoruz. Benim mağaza içerisindeki acil bir ürün veyahut bilgi eksiğimi benim yakınımda bulunan başka bir iş yeri değil optikçi meslektaşım tamamlayabilir diye düşünmeliyiz. Birbirimize her zaman hoşgörülü olmalıyız. Destek olmalıyız. İkinci problem ise benim fazlasıyla mücadele ettiğim ve asla değiştiremediğim kanayan yaramdır. Doktorlar üzerine düşen görevi yapmalı, hasta kendi istediği optik mağazaya gitmeli, memnun kaldığı yerden hizmet almalıdır. Hastalarımızın göz sağlığını emanet ettiği kurumun veya doktorun kişiyi yönlendirmesinde ‘ticari bir kaygı’ söz konusudur. Hasta sağlığı ve bütçesine uygun en doğru kararı kendisi vermeli kesinlikle yönlendirilmemelidir.

Uluslararası fuarları yakından takip ediyor musunuz?
Türkiye dahil olmak üzere yurtdışında gerçekleştirilen tüm fuarlara her sene katılım sağlıyoruz. Fuarların sektörler için çok verimli olduğunu düşünüyor ve bundan fazlasıyla yararlanıyoruz. Öncelikle fuarlarda sergilenen ürünleri, markaları görüp ufkumuzu genişletmek iş hayatımızda bize çok fazla bilgi birikim sağlıyor.  Yurt içi ve yurt dışında bulunan meslektaşlarımız ile tanışmak, onlarla sohbet etmek, bilmediklerimizi veyahut yanlış bilgilerimizi tazelemek her zaman için bize iş hayatımızda fayda sağlamaktadır. Bu yüzden mümkün olduğunca hiçbir optik fuarını kaçırmıyor, gerekli zamanı yaratıp katılım sağlıyoruz.

Geçtiğimiz Kasım ayında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı ile duygu ve düşünceleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul bizim için bir gurur kaynağıdır. Her sene gerçekleşen ve dünyanın çeşitli ülkelerinden bir sürü katılımcı ağırlayan bu fuar, sektör için tüm emek verenler olarak başarılı olduğumuzun yegane örneğidir. Bunun akabinde sektör olarak yani tüm dostlar olarak hepimizin bir olması bir arada olması, senede dört gün de olsa birlik olmamız muazzam bir olay. Silmo İstanbul’a hem katılımcı hem ziyaretçi olarak her sene katılan biri olarak bize yol gösteren bizi evimizde gibi hissettiren bir organizasyon olduğunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim. Silmo İstanbul sayesinde Türkiye’yi karış karış dolaşmak yerine, aradığımız, aramadığımız, bildiğimiz veya bilmediğimiz tüm ürünlere kolaylıkla erişim sağlayabiliyoruz. Fuar üzerimizdeki yükü hafifletirken, ilişkilerin güçlenmesine vesile oluyor. Tüm meslektaşlarıma Silmo İstanbul’u mutlaka ziyaret etmelerini öneriyorum, onları da aramızda görmeyi temenni ediyorum.

Sektörel yeniliğe bir kez daha imza atan 4 your eyes optik magazin dergisinin Dijital Yayına geçişini bir mağazacı olarak nasıl değerlendirirsiniz?
Öncelikle devir teknoloji devri olduğu için bu geçişi fazlasıyla destekliyorum. 4 your eyes dergisi olarak alanınızda tek olmanız, her zaman aynı istikrar ile doğru bir şekilde ilerlediğiniz yola dijitali de dahil etmenizin başarınıza daha fazlasını katacağına inanıyorum. Başarılarınızın devamını diliyor sizinle bu röportajı yapmaktan gurur duyuyorum. Varlığımız ve birliğimiz daim olsun. Sizleri ve tüm okuyucularınızı sevgiyle selamlıyor, başarılarımızın birlik içerisinde daim olmasını diliyorum.

Mart 2023

Etiler Optik

ETİLER OPTİK

40 yıllık miras…

Biz kişilere tarzı ile kullandığı gözlüğü bütünleştirmede yardımcı oluyoruz. Kişiye özel stil danışmanı gibi gözlük danışmanlığı yapıyoruz.

Merhaba, hepimizin bildiği gibi optisyenlik size ailenizden kalan bir meslek. Mesleğe ilk girişiniz ve bugüne kadar olan yolculuğunuzdan bahsedelim mi?
Ufuk:
Sizlerin de söylediği gibi Etiler Optik bir aile şirketi. 2007 yılında merhum amcam, Seda Hanım’ın da babası Arif Bey tarafından ve onun öncülüğünde kurulmuş şirkettir. Amcam 30 yıllık tecrübesi neticesinde 2007 yılında Etiler Optik açıldıktan sonra bizlerde her sene üzerinde koya koya satış ve hedeflerimizi gerçekleştirdik ve bugünlere kadar geldik.
Seda: Babam çok uzun senelerdir bu işi yapıp bu işletmeyi kurma kararı aldığında, daha doğrusu o aşamaya gelene kadar bir yandan beni de buraya hazırladı. Sektöre ilk önce bir cam firmasında işe başladım daha sonra bir çerçeve firmasında devam ettim. Babam “tamam artık, sen oldun” dedik sonra ve 2007’de burayı açtık. Ondan sonra “Sen burada tek başına yapamazsın. Sana bir destek lazım” dedi ve Ufuk’un da anlattığı gibi beraber çalışmaya başladık.

Etiler Optik sizin için 40 yıllık tecrübelerinin bir mirası. Bunu devam ettirmek, üstelik her geçen yıl daha da üzerine katarak yol almak büyük bir başarı. Bu yolculukta neler yaşadı ve gelecek için planlarınız nelerdir?
Ufuk:
Çok zorlu bir süreçti. Hani derler ya “Canımızı dişimize takarak çalışmak” diye. Özellikle amcamın vefatından sonra “Aman müşteriler onun yokluğunu hissetmesin, buraya gelmeye devam etsinler” diye sabah 07:00’den akşam geç saatlere kadar çalıştık. İyi ki de öyle yaptık demek ki her geçen sene daha da artan müşteri sayısı ile büyümeye devam ediyoruz.

2022 yılında mağazanızı yeniden dekore ettirdiniz. Yeni konseptinizin ilhamından ve müşterilere yansımasından bahsedelim.
Ufuk:
Dürüst olmak gerekirse 15 sene sonrasında mağazanın yenilenmeye ve güncel değişikliklere ihtiyacı vardı. İşinde uzman, çok başarılı bir mimar ile çalıştık. Birlikte İtalya ve Amerika’daki bazı butik gözlük mağazalarının dekorasyonlarından inceledik ve Etiler Optik müşterilerine ve bu lokasyona uygun hitap edecek bir mağaza tasarladık ve yaptık. Müşterilerden geri dönüşler çok güzel oldu. Biz yeni mağazanın keyfini çıkartıyoruz.

Etiler ve çevresi her zaman büyük markaların, firmaların ve işletmelerin gözdesi bir semt olmuştur. Burada mağaza sahibi olmak ve bu rekabetin tam ortasında olmak nasıl bir sorumluluklar getiriyor?
Seda:
Lokasyonun ve müşteri kitlemizin farkındayız. Bizim tercih eden kişiler başka yerlerde bulacağı ürünleri değil tam tersi hiç görülmeyeni tercih ediyorlar. Çevremizde ki bütün mağazalar da moda markalarını ve butik markaların koleksiyonlarını bulabilirsiniz. Biz ise en çok satan gözlükten ziyade müşteri kitlemize yakışacak ve onlara istediklerini sunacak seçimler yapıyoruz. Kime ne satabileceğimizi bilerek ürünleri alıyoruz. Aslında biz kişilere tarzı ile kullandığı gözlüğü bütünleştirmesine yardımcı oluyoruz. İhtiyaç karşılamak için değil de, stil danışmanı gibi gözlük danışmanlığı yapıyoruz. Burada da müşterinin bize teslimiyeti çok güzel bir duygu. Bizim fikir ve önerilerimize, onlar için uygun gördüğümüz seçimlere çok saygı duyuyorlar ve çok içlerine bize güveniyorlar. Müşterilerimiz buraya geldiklerinde “Çok değişik tasarım gözlükler var, daha önce hiç görmedim. Tam aradığım gibi” diyorlar. Bu da birbirimizi ne kadar tanıdığımızın bir kanıtı oluyor.

Bu farklı ve müşterilerinize özel gözlükleri nereden nasıl temin ediyorsunuz?
Ufuk:
Bütün yurtdışı fuarlarına ziyaretçi olarak gidiyoruz. Fuara gitmeden önce saatlerce bilgisayar karşısında vakit geçiriyor, koleksiyonlarını inceliyoruz. Fuara gitmeden önce ürünleri görmüş oluyoruz. Oraya gittiğimiz zaman da bu çok güzel, bu bizim müşteri profilimize uygun alalım diyebiliyoruz. Müşterilerimize farklı ürünler getirebilmek için dünyanın dört bir yanını dolaşıyoruz. Bu yüzden Seda’nın dediği gibi “Bu ürünleri hiçbir yerde görmemiştik” diyorlar. Birinci hedefimiz bizden aldığı bir gözlüğü dışarıda yürürken gözlüğüne bakıldığını hissetmesi, bir arkadaşının gözlüğün ne kadar güzelmiş, nerden aldın dedirtebiliyorsak ve müşterimiz üründen memnun ise işimizi düzgün yapmışızdır.

Hangisinin satışları daha yüksek. Güneş mi, optik mi?
Seda:
Bunu şube ve lokasyon olarak ayırabiliriz. Bu mağaza için aşağı yukarı optik ve güneş satışları eşit diyebiliriz. Burası 15 yıllık bir mağaza dolayısıyla müşterilerimiz ile uzun soluklu ve sadık bir ilişkilerimiz var. Senelerdir buradan gözlük alıyorlar ve güveniyorlar. Bebek mağazanın neredeyse tamamı güneş ağırlıklı diyebiliriz. Bildiğiniz gibi bu mağaza kadar eski değil. O yüzden orası da kendi müşteri profilini oturttuğu zaman optik gözlük almak isterse tabiri caizse müdavimleri oluşacaktır.

Başka bir yerde şubeleşmeyi düşünüyor musunuz?
Ufuk:
Biz kendi Seda ile aramızda da iş bölümü yapıyoruz. İşin mali yönetimi Seda’da olduğu için o her zaman daha temkinli ve sağlam adımlar atar. Ben ise çok istiyorum, Seda’nın frenlemeleri olmasa çoktan açmıştık. Tabi ki çok şubeli bir zincir mağaza olmak gibi bir hedefimiz hiçbir zaman yok. Butik mağaza anlayışını kaybetmek istemiyoruz.

Sizce sektörün en önemli sorunu ne ve çözülebilmesi için sizin fikirleriniz nelerdir?
Seda:
Çok gerçek olduğuna inandığımız bir şey var hep beraber konuşuyoruz. Sadece bizim için değil diğer meslektaşlarımız için de Türkiye genelinde optik sektöründe servis veren meslektaşlarımızın yetkinliklerinde en büyük sıkıntı var. Bu duruma bizlerde dahiliz. Türkiye’de optometri yok. Hastanın göz ölçümünü yapıp, camını gözlüğünü kompakt bir şekilde her şeyin tek bir elden çıkması çok iyi bir şey aslında. Doktora gidiyor reçete alıyor. Buraya geliyor gözlük alıyor. Bazen ekonomik sebeplerden dolayı camı başka yerden çerçeveyi başka yerden alıyor. Halbuki Optometri olsa daha kompakt ve daha doğru hasta takibi yapma şansımız olur.
Ufuk: Atölyeye gidiyoruz, camı biz kesiyoruz, en uygun çerçeveye montajını biz yapıyoruz, müşterinin tüm konforunu biz sağlıyoruz. Bütün bunları yapabiliyorken neden ben müşterimin göz numarasını tayin edemeyeyim. O yüzden optometrinin Türkiye’ye gelmesi bizimde en büyük noksan olarak gördüğümüz şeydir.

Uluslararası markalarla rekabet edebilen tasarım bir marka yarattınız. Sauren markası nasıl ilerliyor, hedeflerin çok üstünde olmak nasıl bir duygu?
Ufuk:
Aslında işlerin bu raddeye geleceğini ikimizde tahmin etmiyorduk esasında. 2017 yılında Fransa’da Silmo Paris Fuarında lüks segment kategorisinde ödül alınca her şey bir an da değişti. İlk defa bir Türk markası böyle bir ödül aldı, bu da bize çok daha büyük bir sorumluluklar yükledi. Bunu davam ettirmek adına tabii ki çok çalışıyoruz ve her gün gelişiyoruz.
Seda: Sauren Eyewear’ın Etiler Optik tarafından tasarlanıp dünyada ve Türkiye’de kullanılıyor olması ve marka bilinirliğinin bu kadar artıyor olmasının en önemli sebebi, bizim lokasyonumuz ve müşteri profilimizdir. Kanaat önderleri, ünlüler, kaliteli zevklere sahip müşteri kitlemiz mağazamıza gelip ürünleri gerçekten beğenip, satın alıp kullanmaya başladıklarında en güzel tanıtım oluyor. Müşteri memnuniyeti ile doğan tanıtım en güvenilir ve hızlısı oluyor.

Silmo İstanbul’da hem katılımcı olarak hem de ziyaretçi olarak bulundunuz. İki açıdan da Silmo İstanbul hakkında ki görüşlerinizi duymak isteriz.
Seda:
Ziyaretçi olarak yorumlarsam dünyanın birçok yerinden ve Türkiye’den bir sürü meslektaşımızla bir araya gelmek çok güzel ve kıymetli bir duygu. Ziyaretçi olarak gelip gezmekten, her stantta durup her bir arkadaşımla kucaklaşmaktan mutluluk duyuyorum. Hakikaten herkesi bir araya topladığınız çok kıymetli bir organizasyon. Bir anda her şeye hakim olabilmek için 4 gününüz var. Yeni ne çıkmış? Kim ne getirmiş? Katılımcı olarak ise çok daha başka. Bize yol gösteren ve bizi evimizde gibi hissettiriyorsunuz her seferinde. Bizim sırtımızdan yük alıyorsunuz. Sizler sayesinde Türkiye’yi dolaşmak durumunda kalmıyoruz. Aynı zamanda sizlerle bu deneyimleri paylaşmak çok samimi, gerçek ve sıcak.
Ufuk: Silmo İstanbul sektörümüz için ‘Bayramlaşma’ yeri diyebilirim. Beşerî ilişkilerin her zaman canlı kalmasını sağlıyor.

4 your eyes optik magazin dergisi artık Dijital Yayın olarak devam edecek. Bu değişimi ve yeniliği bir mağazacı olarak nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ufuk:
Dünyada hayır diyemeyeceğiniz şeylerin başında teknoloji geliyor. Farkındaysanız artık gazete okuyan insanları çok göremiyorsunuz. Gazeteyi bile biz cep telefonlarımızdan okur hale geldik. Bu yeni dünyanın bize sunduğu bir şey. Buna karşı gelemeyiz. Dijital olarak her şeye ulaşıyorsak, derginin de önümüze canlı olarak durmasının çok da gereği yok. Biz de dijital olarak her an her yerde ulaşırız.

Şubat 2023

Reel Optik

REEL OPTİK

Modanın Öncüsü

Silmo İstanbul yeni doğmuş bir çocuk ancak çok hızlı bir şekilde büyüyor. Her geçen yıl ivmesi yükselen Silmo İstanbu’un üretici firmaların artmasında çok önemli bir rolü var.

Merhaba… Öncelikle kendinizi biraz tanıtarak, optik sektörü ile yolunuzun nasıl kesiştiğinden bahsedebilir misiniz?
Optik sektörü ile buluşmam 1989 yılında şans eseri gerçekleşti. Önce İngilizce dersleri versem mi diye bir yaklaşımım oldu. Daha sonra mesleğin içerisine girdiğimde bu işi çok sevmeye başladım. O zamanlar Şişli Optik’te Muharrem Bey ile çalışıyordum. Harika bir insan, sektör duayeni… Diğer bir duayen Nurhan Bey’in babası Nubar Ütücü ile çalıştım. Ondan öğrendiğim çok şey oldu. Mesleğe bir nevi aşık oldum. On beş yıl kadar başka bir duayen Fahri Bey ile çalıştım. Tabii sektörün birçok özelliğini onlardan öğreniyorsunuz. Bu kişilerle çalışmak bir okul gibiydi. Son beş altı yıldır da Reel Optik’te çalışıyorum. Reel Optik 1989 yılında kurulmuş belki de en eski mağazalardandır. Müşterisine bakış açısı olarak tamamen butik, modayı yakalamaya çalışan çok özel bir mağaza. Şubeleşmek istememiş, daha çok butik mağaza olarak devam etmeyi tercih etmiş.

Reel Optik size ne kattı? Siz Reel Optik’e ne kattınız?
Reel Optik bu işte daha ulaşılabilir birçok noktanın olabildiğini gösterdi. Daha butik işlerin yapılabildiğini burada yaşadım. Müşteri portföyünün çok daha farklı olduğunu gördüm. Sadece sağlık unsuru olarak değil, gözlüğün de artık bir kıyafet gibi kullanıldığını gördüm.

Reel Optik’in kuruluşundan ve şubeleşme sürecinden söz edebilir misiniz
Reel Optik şubeleşmeyi hiç düşünmemiş bir firma ve hala şubeleşmeyi düşünmüyor. Nişantaşı’nda kendi müşterisi ile butik olarak çalışmak istiyor. Hizmet kalitesinden ödün vermek istemediği için şubeleşmeyi düşünmüyor.

Reel Optik’in sektörel vizyonunu ve Dna’sını nasıl tanımlarsınız?
Açıldığı günden beri modayı çok iyi yakalamış, hatta modanın öncüsü olmuş firmalardan bir tanesi. 1995-1996 yıllarında çıkan beyaz çerçeveli gözlükleri ilk olarak Reel Optik satışa sunmuştur. 2000’li yıllarda çıkan faset renkli camlı taşlı gözlükler yine ilk burada yer aldıktan sonra sektöre dağılmış. Sektöre çok güzel öncülükler yapmış bir firmayız. Takı gözlükleri getirmiş. Markaların en özel koleksiyonları Nişantaşı’nda ilk Reel Optik’te kullanıcılarla buluşmuştur.  Her sene kendisini bir adım daha öne taşımış bir firmayız. Özel el yapımı ağaç gözlükler, boynuz gözlükler, kişiye özel üretilmiş olan gözlükleri de ilk olarak sektörle bizim mağazamızda buluşturmuştur.

Mağazanız, moda merkezi olan Nişantaşı’nda. Bu güçlü rekabet ortamında sizi diğer mağazalardan ayıran özellikleriniz nelerdir?
Herkesin sattığı ürünü biz de satıyoruz tabii ki. Bizim farkımız hizmetimiz. Biz aynı zamanda hizmet de satıyoruz. Asıl işlemimiz satıştan sonra başlar. Müşterilerimizi zaman zaman arayıp, bizleri ziyaret etmelerini rica ediyoruz.  Onlar kahvelerini içerken kullandığı gözlüğün kontrollerini yapabiliyoruz. Bu iletişimle de müşterinin ürünü doğru ve güzel kullanmasını sağlıyoruz. Ürünle ilgili eğitimleri de burada veriyoruz. Rekabetin artık bir sonu yok ve biz bununla yarışmaktansa verdiğimiz hizmetle müşterilerimizi memnun etmeye çalışıyoruz. Bizim için %100 müşteri memnuniyeti çok önemli.

Mağazanızda yer alan markaları ve ürünleri seçerken kriterleriniz nelerdir? Yani bir ürünün trend olması yeterli mi?
Bir markanın o dönem için trend olması bizim için yeterli bir kriter değil. Her zaman bir adım daha öne gitmeyi hedefleyen bir mağazayız. Ekiplerimiz var. Toptan bölümümüzdeki arkadaşlarımız sürekli yurtdışındalar. Fabrikalarda çıkan yeni ürünleri görme şanslarına sahipler. Biz de Türkiye’ye getirip sunmaya çalışıyoruz. Müşterilerimizi çağırıp size uygun gözlükler geldi, gelin mutlaka inceleyin diyoruz. Onların beğenisine de sunup seçtiğimiz ürünleri müşterilerimizin taleplerine göre yönlendiriyoruz. Her trend olan markayı mağazamızda bulundurmuyoruz çünkü bir farklılık yaratmak zorundasınız. Biz Reel Optik olarak müşterilerimizin isteğini önemsiyoruz.

Gözlük almaya gelen müşteriler marka ve model bilincinde mi geliyorlar? Yoksa siz mi onlar adına en doğru seçimi yapıyorsunuz? Bunun orantısı nedir?
Bulunduğumuz yer Nişantaşı. Nişantaşı’nda birçok model isteniyor. Birçok insan buraya marka ve model bilinciyle geliyor. Bunun oranı aşağı yukarı %65’lere kadar çıkıyor diyebilirim. Buraya geldiğinde istediği gözlük veya arkadaşının gözünde görüp beğendiği gözlük kişinin yüzüne uymayabiliyor. Bunu biz kendisine göstererek anlatıyoruz. Özellikle optik gözlük ise olması gerekenleri anlatıyoruz. Yüzüne uymayabiliyor. Odakları, burun aralıkları olmayabiliyor. Bu sebeple tavsiye ettiğimiz gözlükleri gösteriyoruz. Bizim uygun bulmadığımız bir optik gözlüğün satışını gerçekleştirmiyoruz. Güneş gözlüklerinde bazen farklılıklar isteyen müşteriler olabiliyor. Yeter ki yüzüne uyum sağlasın, herhangi bir rahatsızlık vermesin.

Herkes de bir farklılık arayışı var. Farklı tasarımcılar, farklı mağaza konseptleri hatta marjinal müşteri kitlesi. Moda dünyasındaki bu pazarlama akımı hakkında fikirleriniz nedir?
Bu farklılık hepimize yarayacak bir durum. Daha çok çoklu mağazalar dediğimiz mağazalarda bu başarı elde edilebilir. Onlar bu farkı yakalayıp birçok mağazada aynı anda müşterilerine sunabiliyorlar. Fakat bizim gibi butik mağazalarda biz bunu gerçekleştiremeyiz. Biz hizmetimiz, dekorasyonumuz ve ürünlerimizle müşterilerimize hizmet sağlamaya çalışıyoruz. Müşterimiz ne kadar memnun olursa bizim farkımız da o zaman ortaya çıkıyor.

Bu yılın trendleri nasıl olacak? Sizin favori markanız hangisi?
Bu yıl tasarım ürünler çok ön planda. Moda markası ürünlerden daha çok tasarım markalı ürünler daha çok tercih ediliyor. Boynuz gözlüklerde özellikle Maybach bizim çok sattığımız bir ürün.  Fashion markalarda durum farklı. Marka koleksiyonun da ki bir model ile o yıl trend olabiliyor. Ancak hiçbir marka için bu durum süreklilik göstermiyor. Bazen koleksiyonlar kendini tekrar ediyor. Çok hızlı hareket ediyorlar bu da hem markaya hem de bize zarar veriyor. Bir markanın koleksiyonu bu sene iyiyse diğer sene kötü olabiliyor. Butik markalar dediğimiz tasarım markalar her sene kendini bir adım daha ileriye götürüyor çünkü onların amacı her şeyden önce konfor sağlamak ve kullanıcıya yakıştırmak. Aslında bu yıl belirgin bir trend durumu yok. Turkuaz rengi bu yıl çok ön planda.  Hardal renkler yine aynı şekilde. Tabii ki klasikten vazgeçmeyenler için açık kahveler, fümeler, biraz daha keskin olmayan renkler ön planda olacak. Doğallık ve şeffaflık ön planda olacak. Daha iddialı, daha tarz, daha çekik, göz çukuruna oturan gözlükler ön planda yer alacak. Güneş gözlüklerinde trend her dakika değişebiliyor. Bugün bakıyorsunuz, ara dönemlerde de koleksiyonlar çıkıyor. Güneş gözlüğü kullanımının bir sezonu olmadığı için koleksiyonlar Mart ayında başlıyor, Temmuz ve Ağustos’ta yenileniyor. Favori markam ise güneş gözlüğünde Maybach’ı en öne koyabilirim. Silhouette, Mykita şu an en fazla satılan markalar arasında yer alıyor. Bunun dışında Bottega Venetta, Yves Saint Laurent, Fendi ve Dior satışı çok iyi giden markalarımız.

Son yıllarda birçok marka geri dönüşüme yatırım yapıyor. Mağazanızda geri dönüşümlü ürünler ya da markalara yer veriyor musunuz?
Biz de geri dönüşümü destekliyoruz. Müşterilerimizden eski gözlüklerini ve camlarını istiyoruz ve onları geri dönüşüme kazandırmak için topluyoruz. Bazılarını geri dönüşüm  için ayırıyoruz, bazılarını ise ihtiyaç sahibi olan kişilere de göndermeyi düşünüyoruz. İkinci kez kullanılacak olan ürünü temizleyip, kullanıma hazır hale getiriyoruz. Tüm bu işlemleri ücretsiz olarak yapıyoruz.

Yurtdışında gerçekleştirilen uluslararası fuarları takip ediyor musunuz?
Bence Türkiye’deki her gözlükçüyüm diyen kişinin fuarlara gitmesi gerekiyor. Toptancı olup olmaması önemli değil. Orada ürünlerin servis ediliş şeklini, ürünleri, toptancı, imalatçı firmaları görmesi lazım.. Aşağı yukarı her sene bütün fuarlara on beş senedir gidiyorum. Toptan bölümümüz için de gidiyorum ama asıl önemli olan mağazamız. Hangi modeller daha baskın görmek gerekiyor. Ayrıca fuarlarda birkaç firma ile değil tüm firmaları bir arada görme şansına sahipsiniz. Fuarların havasının bambaşka olduğunu düşünüyorum.

Silmo İstanbul Optik Fuarı’nı uluslararası fuarlarla kıyaslarsak, konumunu nasıl tarif edersiniz?
Daha yeni doğmuş bir çocuk ama muhteşem bir şekilde büyüyor. Her geçen sene yükselen bir ivme ile yukarı doğru çıkıyor. Çok hoşumuza giden bir fuar. Evet yurtdışında fuarlar var ama biz burada niçin yapamıyoruz diye üzülüyorduk. Şimdi görüyoruz ki Silmo İstanbul sayenizde çok yükseliyor. Yeni doğmuş bir çocuk olmasına rağmen çok kısa zaman içerisinde Paris ve Milano’yu geçeceğine inanıyorum. Çünkü Ortadoğu bambaşka bir yer. Böylesi bir fuar daha önce hiç yapılmadı. Ülkemize kattığınız katma değeri göz ardı edilemeyecek boyutta. Muhteşem bir şey bu. Silmo İstanbul’un üretici firmaların sayısının artmasında ve kaliteli ürün imalatı konusunda çok önemli bir rolü olduğunu düşünüyorum. Mesela biz her yıl toptan bölümde ki firmamız ile fuara katılıyoruz. Ulaşmadığımız noktalar oluyordu. Fuarda bu kişilere ve mağazalara ulaşma, tanışma, kaynaşma fırsatı sunuyor. En önemlisi de her geçen gün büyüyen bir fuar olduğu için yabancı ziyaretçilerde çok geliyor. Onlarla oturup konuşup ticaret yapabiliyoruz. Eksik ve fazlalıklarımızı görüyoruz. Yabancı ziyaretçilerin artacağını ve yabancı firmaların da fuara daha fazla katılacağına inanıyorum.

2023 itibarıyla dijital olarak yayınlanmaya başlayan 4 your eyes ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
Dergi ilk çıktığında sektöre böyle güzel bir yaklaşım bizleri çok şaşırtmıştı açıkçası. Her geçen gün büyümeniz, her geçen gün optik sektörüne rehberlik yapmanıza önem veriyoruz. Dijitale geçmenize ise çok memnun oldum. Her şeyden önce artık ağaçlarımız kesilmeyecek. Dijital yayına hepimizin erişebileceğiz. Bu sayede daha geniş kitlelere ulaşacağına inanıyorum.

Ocak 2023

Asil Optik

ASİL OPTİK

Bilinçli ve Yenilikçi

Silmo İstanbul birçok markaya ev sahipliği yaparak bizleri tüm tedarikçilerle bir araya getiriyor. Sektördeki yenilikleri, gelişmeleri takip etmemiz adına önemli bir rolü üstleniyor.

Merhaba Zülfiye ve Seher Hanım. Öncelikle sizleri biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Zülfiye: Merhaba, 1984 İzmir doğumluyum. 1986 yılından bu yana Uşak ilinde yaşamaktayım. 2004 yılında Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Optisyenlik bölümünden mezun olarak sektöre ilk adımımı atmış oldum. Kıvanç ve Bade adında iki çocuk annesiyim.

Seher: 1981 yılında İzmir’de doğdum. İlk, orta ve lise öğrenimimi Uşak’ta tamamladıktan sonra 2001 yılında turizm otelcilik, 2005 yılında bankacılık, 2017 yılında da İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Optisyenlik bölümünden mezun oldum. Kız kardeşim Zülfiye Hanım ile beraber 2006 yılında ilk mağazamız Asil Optik’i açarak sektöre giriş yaptım.

Asil Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Optisyenlik bölümünden mezun olduktan sonra iki yıl Mesul Müdürlük yaptım ve 22 yaşında ablam Seher ile birlikte ilk mağazamızı 2006 yılında Uşak halkının hizmetine açtık. 2010 yılında Uşak’ın Eşme ilçesine ikinci mağazamızı, 2014 yılında da üçüncü mağazamızı açarak Uşak’ta optik sektöründeki ilk zincir mağaza haline geldik.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
Asil Optik’i diğer optik mağazalardan farklı kılan en büyük özelliklerimizden bir tanesi de dünya markalarının en trend modellerini tüm mağazalarımızda müşterilerimizin beğenisine sunmamızdır. Ayrıca bir Gözkoop ortağı olarak yerli ve milli sermayeyi de desteklemekten de onur duyuyoruz.

Uşak’ta birçok önemli optik mağaza yer alıyor. Bu durum bir rekabet oluşturuyor mu? Ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Uşak nüfusuna göre bakıldığında çok fazla optik mağazayı barındırıyor. Asil Optik, güler yüzlü, alanında uzman personeli, son teknoloji cihazları, farklı mağaza konsepti, en güncel kreasyonları, ürün çeşitliliği ve en önemlisi güven esaslı çalışma ilkesi ile ön plana çıkmaktadır. Bu özelliklerimiz bizi rekabet ortamından ayrıştırmaktadır. Sürekli kendimizi güncellediğimiz için önlem almamızı gerektiren bir durum söz konusu olmamıştır.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Mağazamızda en çok talep gören ürünler dünya markaları olmakla beraber son yıllarda müşterilerimiz kendine özgü butik model arayışına girmektedir. Bunları da mağazalarımızda karşılayabilmekteyiz. Mağazamızda satışa sunduğumuz markalar arasında Serengeti, Etnia Barcelona, Tom Ford, Revo, Versace, Prada, Rayban, Persol, Guess, Adidas, Nike, Lacoste ve daha fazlasını sayabiliriz. Yerli markaları da mağazalarımızda satışa sunmaktayız.

Son yıllarda designer markalar oldukça rağbet görüyor. Size de müşterilerinizden bu yönde talep geliyor mu?
Artık klasik modellerden ziyade kişinin kendisini tamamladığını hissettiği tasarım ve renkli modellerdeki arayışını designer ürünler ile karşılıyoruz. Çok geniş bir designer ürün yelpazesine sahip olmamız da tercih edilme sebeplerimizden biridir.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Asil Optik ailesi olarak satış sonrası verdiğimiz hizmet kusursuz olmalı ilkesini benimsiyoruz. Müşterilerimizin hizmet kalitemizin devamlılığını yaşayabilmesi açısından ürünlerimizin satışından teslimine, onarım ve yedek parça sağlanmasında hızlı ve dinamik bir dönüş sağlamaktayız. Memnuniyetin müşteri sadakati üzerindeki etkisinin bilinciyle hareket ederek kaliteli hizmet anlayışımızı satış sonrasında da sürdürmekteyiz.

Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Mağazalarımızın konumlarını belirlerken caddelerin yoğun noktaları olmasına dikkat ettik ve tüm mağazalarımızın lokasyonu farklıdır. Uşak’ta AVM mağazacılığı çok yaygın değildir ve benimsenmemektedir. Bu sebepten dolayı cadde mağazacılığı bizim için en uygunudur. Sunmuş olduğumuz ürünlerin model ve tasarımları da bizi cadde mağazacılığına yöneltmiştir.

Sektöre hizmet veren biri olarak ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Türkiye’de gözlük kullanımı ortalama %20-25 oranında. Bunun sebebi ise göz muayenesine gitmememiz ve çoğu zaman göz rahatsızlığımızın farkında bile olmamamızdır. Kırsal kesimlerde toplum baskısı da gözlük kullanımına engel olmaktadır. Özellikle okul çağındaki çocukların belli periyodlarda göz muayenesi olmalı, aileler bu konuda bilinçlendirilmeli, okullarda göz taraması yapılmalı ve belli yaş üstü kişilerin en az yılda bir kez göz muayenesi olması gerekmektedir. Biz optisyenlere de bu konuda büyük görevler düşmektedir. Gelen hastalarımızı ve hasta yakınlarımızı bu konuda bilinçlendirmeliyiz.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Sürekli kendini yenileyen bir sektöre sahibiz. Özellikle camlarda güncellenen yazılımlar yenilikler hızlı olduğu için yapılan eğitimler yetersiz kalabiliyor. Firmalarımızdan bu konuda eğitim taleplerimiz oluyor. Bizler de belki aralıklarda eğitim yemekleri düzenleyerek hem bilgilerimizi tazeliyoruz hem de tüm personelimizle birlikte keyifli zaman geçirerek motive oluyoruz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Yurt içi ve yurt dışı optik fuarları müşterilerimize yenilikçi, trend ve kişiye özgü tasarım modellerin ulaşmasını sağlamamızdaki en büyük etkenlerden biridir. Sektörün nabzını tutmak adına yakından takip etmekle birlikte katılım da sağlamaktayız.

17-20 Kasım 2022 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul Optik Fuarı birçok markaya ev sahipliği yaparak optisyenlerin tüm tedarikçilerle bir araya gelmesini sağlamaktadır. Bu sebeple sektördeki yenilikleri, gelişmeleri takip etmek adına önemli bir rolü üstleniyor. Silmo İstanbul her yıl katılmaya özen gösterdiğimiz ve keyif aldığımız bir fuardır.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Tüm dünyada optik sektöründeki güncel haberleri, teknolojik yenilikleri 4 your eyes okuyucusu olarak takip etmekteyiz. Bize bu imkanı verdiğiniz, tarafsız ve şeffaf yayınlarınız için Asil Optik ailesi olarak sizlere teşekkür eder, başarılarınızın devamını dileriz.

Aralık 2022

Ebru Ergün Optik

EBRU ERGÜN OPTİK

Özenli ve Kaliteli Hizmet

“Silmo İstanbul’a her yıl katılmaya özen gösteriyorum. Tüm tedarikçileri aynı çatı altında görmek heyecan veriyor. İşimle ilgili yenilikleri takip etmekten çok keyif alıyorum.”

Merhaba Ebru Hanım. Öncelikle sizi biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Manisa’nın Soma ilçesinde 1986 yılında doğdum. Eşim Maden Mühendisi ve bir çocuk annesiyim. Doğu Akdeniz Üniversitesi Bilgi Teknolojileri bölümünden 2008 yılında mezun olduktan sonra kendi reklam ve dijital baskı ajansımı kurdum ve aynı dönemde kurucu olduğum özel eğitim merkezinde hizmet verdim. Annem, babam ve kız kardeşim optisyen. Ailem, otuz sekiz yıldır bu sektörde ve Soma’da Klas Optik ve Damla Optik şubeleri olarak hizmet vermekteler. Baba mesleğini devam ettirebilmek adına, 2019 yılında İzmir Ekonomi Üniversitesi Optisyenlik Bölümünü derece ile bitirerek babamın yanında kendimi geliştirdim. Yeterli tecrübeyi edindiğimi düşünerek, bu yıl optik mağazamı açmaya karar verdim.

Ebru Ergün Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Bu yılın Haziran ayında, Soma’nın işlek caddesinde mağazanın konumu için bir keşifle yola başladım. Mağaza konumuna karar verdikten sonra, cadde mağazacılıkta görsel dizayn ve dekorun önemli olduğunu düşünerek bir mimar ile anlaştım. Tadilatlar devam ederken çalışmak istediğim marka ve firmalar ile görüşmeler yaparak bir koleksiyon belirledim. Ağustos ayının sonunda hizmete başladık. Ürünleri mağazama yerleştirdikten sonra eksiklerimi daha iyi görebildim. Mağaza, sezon değişiminde hizmete girdiği için yeni sezonda ürün skalamı genişletmeyi planlıyorum. Mağaza dekoru olarak ilgi çekici bir konsept yakaladığımızı düşünüyorum.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
Evet. Her grup ve segmentte ürüne yer verdik. Cadde mağazacılıkta geniş kitleye hitap edebilmek, önemli diye düşünüyorum. Özellikle yerli markalara rafımda muhakkak yer veriyorum. Ülkemiz adına, yerli üretimi sonuna kadar destekliyor ve önemsiyorum. En dikkat ettiğimiz unsurlardan biri de satış sonrası hizmet ve iletişimi sürdürebilmek.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Böyle bir genelleme yapmak benim için henüz erken ama eski tecrübelerime dayanarak, Tom Ford, Rayban, Prada, Vogue, Osse, Hawk, Mustang çok tercih ediliyor. Optik grubunda ise Modo, Emporio Armani, US Polo Assign, Gigi Milano, Silhouette ilgi görüyor.

Ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Ülkemizde gözlük kullanım oranı her geçen sene artmakta ancak bir yandan da zorunlu durumlar haricinde yapılan lazer ameliyatları dikkat çekiyor. Herkes bu ameliyatları olamaz. Çocukluk çağından itibaren hem güneş hem de optik gözlük kullanımı ile ilgili içerikler düzenlenmeli, düzenli muayenenin önemi sürekli vurgulanmalı. Okullarımız, bağlı olduğumuz odalar, kamu, öğretmenler, doktorlar ve birçok meslek dalına mensup kuruluş ve dernekler ile projeler düzenlenip gözlük kullanımı ve göz sağlığına dikkat çekmeliyiz.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Yetersiz olduğunu düşünüyorum. Bilgiyi teknoloji ile iyi harmanlayıp yeni nesile aktarabilmeliyiz. Bu bilinçle, üyesi ve yönetim kurulunda olduğum Optisyenlik Mesleği Eğitim ve Dayanışma Derneği ile birlikte pandemi sürecinde optisyenlik öğrencileri ve meslektaşlarımızla online eğitim programları düzenledik. Firma ve meslekten birçok konuk davet ederek, dinleyicilerle buluşturduk. Tecrübelerimizi aktarıp soru-cevap sohbetleri düzenledik ve yeni programlar düzenlemeye devam ediyoruz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Evet sosyal medyadan takip edip araştırıyorum. Farklı kaynak ve ülke dışında gelişmelere de ulaşmaya çalışıyorum. Uluslararası fuarlara katılmak planlarım arasında. O havayı solumak vizyonumu ve bakış açımı geliştirir.

18-21 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul Optik Fuarı’na her yıl katılmaya özen gösteriyorum. Tüm tedarikçileri aynı çatı altında görmek heyecan veriyor. İşimle ilgili yenilikleri takip etmekten çok keyif alıyorum. Silmo İstanbul 2021’nin pandemi sonrası fuarda farklı ilden oda temsilcileri ile sohbet etme şansımız önemliydi.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Derginizdeki her içeriği detayıyla takip ediyorum. Her ay aynı özenle ve özveriyle sektörümüz için çalışıyorsunuz. Emekleriniz için teşekkür ederiz.

Kasım 2022

Kuvars Optik

KUVARS OPTİK

Cesur & Yenilikçi

Yurt içindeki müşterilerimizle bir araya gelirken, yurt dışından katılımının oldukça fazla olması sebebiyle ihracat anlamında da Silmo İstanbul’un katkılarını yadsıyamayız.

Merhaba Özgür Bey. Öncelikle sizi biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Merhaba, 1994 yılında optik sektöründe kariyerime başladım. Optik sektöründe uzun bir geçmişim bulunmaktadır. Babam Aydın Erakpınar uzun yıllar sektöre emek vermiş olup kendisinin sektöre girişimde de oldukça büyük etkisi olmuştur. İlk olarak İstanbul Fatih’de aile mağazamızda girişimciliğe başlayarak zaman içerisinde sektörün birçok pozisyonunda yer aldım. Kuvars Optik markasını 2017 yılında kurarak sektörel yolculuğuma devam etmekteyim.

Kuvars Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Kuvars Optik’in kuruluşu 2017 yılında gerçekleşti. Kuruluş sürecimiz farklı bir vizyon ve cesaret öyküsüne dayanıyor. Müşterilerimize her zaman en yenisini ve en farklısını sunmak en önemli ilkelerimiz arasında yer alıyordu. Yüksek kalitemizden ve memnuniyet sağlayan hizmet anlayışımızdan ödün vermeden ilk olarak İstanbul Akbatı Avm’de mağazamızı açtık ve Kuvars Optik olarak ilk günden itibaren her geçen yıl kendimize daha fazlasını katarak aynı prensiplerle hikayemizi yazmayı sürdürüyoruz.

Mağazalarınızın yerini belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Mağazalarımızın konumunu seçerken, markamızın Dna’sı ile lokasyonun tamamen örtüşüp örtüşmediği konusuna titizlikle yaklaşıyoruz. Tabii ki hitap edeceğimiz tüketicilere en ideal şekilde ulaşmanın bizim için birincil öneme sahip olduğunu da vurgulamalıyız.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz? İstanbul’da birçok önemli optik mağaza yer alıyor. Bu durum bir rekabet oluşturuyor mu? Ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Rakip firmalar ve mağaza konseptlerinden kendimizi ayrı tutmaktayız. Firmamız bünyesinde sadece üst segment ürünlere yer vermek ile beraber koleksiyonumuzu her zaman farklı ve dinamik tutarak farklılaşıyoruz. Lüks gözlükler ve ürünleri trendler doğrultusunda mağazamızda bulundurmak bizi diğer optik mağazalardan ayrıştırıyor.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Mağazalarımızda dünyaca ünlü gözlük markaları ve lüks segmentteki moda markalarından oluşan koleksiyonları bulundurmaktayız. Müşterilerimize geniş yelpazede yüksek kalite ve konforu sunma amacıyla markalarımızı özenle seçiyoruz. Mağazalarımızda öncelikle kendi distribütörü olduğumuz Equem, Movitra, Face a Face, Projekt Produkt, Velvet Canyon gibi designer markalar ve Fendi, Celine, Bottega Venetta gibi moda markaları tercih ediliyor. Kuvars Optik olarak müşterilerimiz talepleri doğrultusunda halihazırda mağazamızda yer alan markalara yenilerini eklemenin de önemine inanıyoruz.

Son yıllarda designer markalar oldukça rağbet görüyor. Size de müşterilerinizden bu yönde talep geliyor mu?
Bu konuda çok fazla talep almaktayız. Bulunduğumuz lokasyonlar ve hedef tüketici kitlemiz gereği designer ürünlerimizle daha fazla ön plandayız. Özellikle Türkiye’de distribütörlüğünü yaptığımız designer markalar, mağazalarımızda tüketiciler tarafından ciddi oranda tercih ediliyor.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Satış sonrası hizmetlerimizde ürünlerimizin kalitesi ve fiyatlarının satın alma kararını etkileyen en önemli faktör olduğunu düşünmekteyiz. Etkin bir şekilde sağlanan satış sonrası hizmetler müşteri memnuniyetini ve sadakatini sağlamaktadır. Önceliğimiz satışın devamını sağlamak amacıyla satın alınan ürünün taşınmasını, teslimini, montajını, onarımını ve yedek parçanın en hızlı şekilde sağlanmasını gerçekleştirmektir. Müşterilerimizin şikayetleriyle itina ile ilgilendiğimiz için mağazalarımızda satış sonrası hizmetler her zaman en hassas olduğumuz konuların başında gelmektedir.

Mağazanızda yapılan değişiklikler ve kampanyalarla ilgili müşterilerinizi nasıl bilgilendiriyorsunuz?
Mağazalarımızda hazırladığımız koleksiyon için tamamen indirimden ve kampanyadan uzak bir tutum sergilemekteyiz. Bunun yanında tüketicilere yeni koleksiyonumuzu tanıtmak ve trendleri tüketici ile buluşturmak adına etkin bir şekilde sosyal medya kullanıyoruz.

Perakendecilerden biri olarak meslektaşlarınızla aranızdaki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Farklı sektörlerdeki gibi bizim sektörümüz içerisinde de serbest piyasa bulunmaktadır. Fakat Kuvars Optik olarak tüm bu fiyat rekabetinin dışında kalmayı ilke haline getirmiş olup tamamen hızlı ve kaliteli hizmetimiz ile rekabet kurmayı başarıyoruz.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Sektör içerisinde özelikle optik alında eğitimleri ve yenilikleri yakından takip ediyoruz. Ayrıca mağazalarımızda bulunan çalışanlarımız için sık sık eğitimler düzenlemekteyiz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Yurtdışı fuarlarını yakından takip etmekteyiz. Hey yıl uluslararası fuarları takip etmeye önem veriyoruz. Yurtdışındaki Silmo Paris, Mido ve Opti fuarlarına da düzenli olarak katılmaktayız. Fuarlardaki sektörel gelişmeleri yakından izlemek bizlere kaçınılmaz faydalar sağlamaktadır.

18-21 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul’un organize edildiği ilk günden itibaren Türkiye’deki optik sektörüne önemli ölçüde değer kattığını görmekteyiz. Yurt içindeki müşterilerimiz ile bir araya gelme imkanıyla birlikte yurt dışından gelen ziyaretçilerin sayısı da  oldukça fazla olma sebebiyle ihracat anlamında da Silmo İstanbul’un sektöre katkısı yüksek olmaktadır.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Derginizi uzun yıllardır takip etmekteyiz. Özellikle optik sektöründeki değişiklikler ve farklılıkların nabzını sayenizde tutuyoruz. Üretici ve mağazaları birleştirerek yeni trendlerin haber kaynağı olma misyonunu uzun yıllardır başarılı bir şekilde yerine getiren bir yayıncılık sergiliyorsunuz. Derginiz ile başarıyı sürdürülebilir kıldığınız için sizleri tebrik ediyoruz.

Ekim 2022

Zera Optik

ZERA OPTİK

Özenli ve Kaliteli Hizmet

Silmo İstanbul tedarikçi ve perakendeciyi buluşturan çok önemli bir organizasyon. Bizde her yıl katılım sağlıyor ve çok faydalı olduğunu düşünüyoruz.

Merhaba Gamze Hanım. Öncelikle sizi biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
1986 Ankara doğumluyum. Aslen Ordu’luyum. Zera Optik’i üniversitede yollarımızın kesiştiği çok değer verdiğim Kübra ile birlikte kurduk. İkimizde geçmiş yıllarda çeşitli optik mağazalarında çalışarak deneyim kazanmıştık. Üniversitede optisyenlik okurken bir yandan da Kübra’nın kanser teşhisiyle sarsıldık. Omuz omuza vererek hem okulu bitirdik hem de kanseri yendik. Tedavi sırasında Kübra ile birçok hayal kurduk. Zera o hayallerin başında geliyordu. Okulumuzun bitmesine az bir zaman kala Zera Optik’in kurulması için adımlar atmaya başladık. Konum bizim için çok önemliydi. Araştırmalar görüşmeler derken mağazayı tuttuk. Büyük bir mağaza olduğu için tadilat yaklaşık 3 ay kadar sürdü ve arkasından sevdiklerimizle birlikte Zera’yı açtık.

Mağazalarınızın yerini belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Ankara’nın son dönemlerde gözde ve gelecek vadeden bir bölgesi olmasından dolayı burayı tercih ettik. Aynı zamanda müşteri portföyünde kaliteli olması da önemli bir etken oldu. Ayrıca bulunduğumuz konumda müşterilerimizin park sorunu yaşamamaları bizim için önemliydi. Zera ailesi olarak bu bölgede ciddi bir pazar payı alacağımızı düşünüyoruz.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
Mağazamızda ürün yelpazemiz hem çeşit olarak hem marka olarak oldukça geniş. Trendleri takip ediyor, modelleri güncel tutuyoruz. Her yaşa ve her tarza uygun modelleri mağazamızda bulunduruyoruz.

Ankara’da birçok önemli optik mağaza yer alıyor. Bu durum bir rekabet oluşturuyor mu? Ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Elbette rekabet oluşturuyor. Rekabet hayatın bir parçası ve bizleri çok heyecanlandırıyor. Biz, enerjimiz, hizmet kalitemiz ve kendimize olan güvenimizle bölgenin önde gelen optik mağazalarından biri olmak için sonuna kadar bu rekabetin içerisinde olacağız. Henüz çok yeni olan bu markamızı zaman içerisinde şubeleştirerek herkesin hafızalarına kazımayı hedefliyoruz.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir? Mağazanızda Designer markalara da yer veriyor musunuz?
Aslında olabildiğince farklı ürün gruplarına yönlendirmeye çalışıyoruz. Ancak ağırlıklı olarak Tom Ford, Persol, Prada ve Ray Ban tercih ediliyor. Optik grubunda ise Silhouette, Mykita ve Lindberg daha çok tercih ediliyor. Designer markalar oldukça fazla ilgi görüyor. Modeller çok başarılı olduğu için talepte aynı oranda fazla oluyor.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Satış yapınca işimiz tabi ki bitmiyor. Asıl satış sonrası daha da önemli. Müşteri takibini çok önemsiyor ve memnuniyetlerini sorguluyoruz. Tekrar ihtiyaç ve eksiklik halinde müşterilerimizin evlerine kadar servis yapabiliyoruz.

Mağazanızda yapılan değişiklikler ve kampanyalarla ilgili müşterilerinizi nasıl bilgilendiriyorsunuz?
Müşteri takibi dediğimiz gibi bizim için çok önemlidir. Datalarımızdan kendilerine ulaşıp gerek kampanyalardan gerekse yeni ürün gruplarından kendilerini haberdar ediyoruz. Bu bilgilendirmeyi müşterilerimizle birebir iletişime geçerek ve sosyal medya ile sağlıyoruz.

Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Günümüzde AVM kültürü çok gelişmiş, oldukça fazla ayak oluyor. Ancak biz ilk etapta cadde mağazası tercih ettik. Sadece bir mağaza değil konforlu ve huzurlu bir yaşam alanı oluşturmak istedik. Bundan dolayı cadde bizim için daha uygun oldu. İleride şubeleşme yolunda AVM düşüncemiz de var.

Son yıllarda ki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Fiyat konusu çok değişkenlik gösterebiliyor. İnternet fiyatları ile rekabet çok zor. Bizler doğru ürün doğru fiyatlandırma politikası ile belirli ıskonto oranları uygulayıp müşteri portföyümüzü genişletmeyi hedefliyoruz.

Ülkemizde gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir?
Ülkemizde gözlük kullanımı her geçen gün artıyor. Fakat bu konuda toplumun daha bilinçli olması gerekiyor. Tabi burada Gözlükçü Odalarına da iş düşüyor. Bilinç arttıracak yayınların ve programların sürekliliği gerekiyor. Bunun için hep birlikteliğin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Tabii bu konuda ki duyarlılık sadece biz sektör çalışanları için geçerli değil. Bireylerin ve ebeveynlerin de daha duyarlı ve dikkatli olmaları gerekiyor. Özellikle ülkemizde 18 yaş altı kullanım oranı diğer ülkelere göre oldukça geride; bu konuda ebeveynlere çok fazla iş düşüyor. Okullarda göz muayeneleri yapıldığı taktirde eğitimciler aracılığıyla doğru yönlendirmelerle gözlük kullanımının artırılması sağlanabilir.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi?
Sektör içi yapılan eğitimler çokta yeterli değil aslında. Sattığımız ürünler ile ilgili daha fazla bilgi sahibi olabiliriz. Bunla alakalı tedarikçi firmaların daha sık eğitim ve organizasyonlar düzenlemeleri gerektiğine inanıyoruz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Yeni trendleri, sektörel gelişmeleri ve en yeni teknolojileri çok yakından takip ediyoruz. Silmo Paris’e katılmakta hedeflerimiz arasında.

Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul tedarikçi ve perakendeciyi buluşturan çok önemli bir organizasyon. Bizde her yıl katılım sağlıyor ve çok faydalı olduğunu düşünüyoruz.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
‘4 your eyes!’ optik sektörünün bilinç kaynağı olduğunu düşünüyoruz. Sektör ve sektör çalışanları adına çok faydalı bir dergi. Her sayfasını zevkle takip ettiğimiz bu dergiye röportaj vermekten dolayı çok mutluyuz. Zera Optik olarak ‘4 your eyes’ ailesine çok teşekkür ederiz.

Eylül 2022

40Million Optik Store

40 Mıllıon optik

Lüksün Tanımı

Silmo İstanbul fuarı, ilk yılından itibaren optik sektörümüz ve sektörel profesyoneller için çok önemli bir buluşma noktası oldu. 2021 fuarıda sektörümüz açısından çok değerliydi.

Merhaba Arda Bey, öncelikle sizden ve baba mesleği olan optik sektörü ile tanışma hikayenizden bahsedebilir miyiz?
Merhaba, küçük yaşlarımdan itibaren gözlük sektörünün içinde büyüdüm ve optik sektörüne çok büyük bir sevgi besliyorum. Üstelik hem çok önemli bir sağlık unsuru olan hem de çok kıymetli bir aksesuar olan gözlüklere tutkum yıllar içerisinde giderek çoğaldı. Bu nedenle hiç bir zaman farklı bir sektöre yönelmek gibi bir duygum olmadı. Optik sektörünün bir parçası olmak, bu sektöre hizmet etmek ve babamın açtığı yolda sürekli gelişerek ilerlemek benim için önemli.

Perakende sektörüne girişiniz ve 40Million Optik Store’nin hikayesini bir de sizden dinlemek isteriz.
Ticari faaliyetlerimize perakende sektöründe devam etme kararı aldıktan sonra yaptığımız işe bakış açımız halihazırda distributorlüğünü üstlendiğimiz markaları, nihai tüketiciye daha doğru bir anlatımla sergileyerek sunmak üzerine kurulmuştur. Yüksek kalite anlayışla hizmet etme koşuluyla açtığımız perakende mağazalarımızda nihai tüketicinin ihtiyaçlarına en ideal şekilde cevap verebilmek birincil önceliğimiz olmuştur. Açıkçası 40Million Optik olarak tek ve yegane amacımızın Türkiye’de eşi benzeri olmayan marka ve modelleri kendi vizyonumuzla harmanlayıp nihai tüketicilere sunmak olduğunu mutlaka belirtmek isterim.

Türkiye’de birkaç ilde mağazalarınız var. Mağazalarınızın yerini ve konseptini belirlerken nelerden ilham aldınız?
Mağazalarımızın yerlerini ve konseptlerini belirlemek için gerçekten çok büyük titizlik ve özen gösteriyoruz. Çünkü 40Million Optik Store’lerin sadece Türkiye değil dünya standartlarını yansıtan, trend ve moda unsurları bir bütün olarak içerisinde bulabileceğiniz şık lokasyonlar olmaları her zaman en önemli amaçlarımızdan olmuştur. Mağaza konseptlerimizi belirlerken tamamen portfoyümüzdeki markaların konseptlerini baz alıyoruz. Lüksten ve hizmetten asla kaçınmayarak, müşterilerimizin alışveriş tutarlarına bakmaksızın, mükemmele yakın hizmeti almalarını sağlamaya çalışıyoruz.

Şubeleşmeye devam edecek misiniz?
Evet. 40Million Optik olarak gelişmek, en lüks ve en gözde marka ve modelleri olabildiğince çok nihai tüketiciye ulaştırmak bizim için büyük bir öneme sahip. Bu sebeple yaptığımız planlamalara göre 2025 yılına kadar toplam on şube daha açarak lokasyon sayımızı ciddi oranda çoğaltacağız.

40Million Optik mağazaları oldukça popüler lokasyonlarda yer alıyor. Size yakın olan zincir mağazalardan farklılıklarınız nelerdir?
40Million Optiklerin lokasyon olarak yakınımızda olan zincir mağazalardan farkı tamamen hizmet, ürün segmentasyonu ve farklılık kavramlarıyla açıklanabilir. Yakınımızda bulunan zincir mağazalardan farklı markalar sergileyerek ve müşterilerimize üstün bir hizmet sunarak ayrışıyoruz. Ürün çeşitliliğine ve müşterilerimizin alışveriş konforuna özellikle özen gösterdiğimizden 40Million Optiklerin tercih edilen olmaya devam edeceğinden eminim.

Konumları itibarı ile mağazalarınızda üst segment markalara yer veriyorsunuz. Müşterilerin taleplerinden mi ilham alıyorsunuz yoksa siz mi müşterilerinize ilham oluyorsunuz?
Distribütörlüğünü üstlendiğimiz markalar itibari ile segmentimiz tamamen lüks segment üzerine kurulu. Lüksü ve trendleri nihai tüketiciyle vizyonumuzla harmanlayarak buluşturmak daha önce de söylediğim gibi yegane amacımız. Bu ürünlere sahip olmak isteyen müşterilerimize hizmet vermek bizi mutlu ediyor.

Son yıllarda designer markalar oldukça rağbet görüyor. Size de müşterilerinizden bu yönde talep geliyor mu?
Ürün segmentleri açısından bakıldığında lüks segmentin yerinin çok önemli olduğuna inanıyorum ve benim analizime göre Türkiye’de de lükse talep asla son bulmaz. Çünkü ekonomi daralsa bile müşterilerimiz alışveriş yaparken kaliteden, çabasız zarafet ve asaletten ödün vermek istemiyor.

Farklı il ve ilçelerde bulunan 40Million Optik mağazalarına ürün alımı yaparken nelere dikkat ediyorsunuz?
40Million Optik Store’leri olarak elbette mağazalarımızın bulunduğu lokasyonların konumlarından ve koşullarından kaynaklanan farklılıklarından dolayı ürün alımlarımızı yaparken özel çalışmalar yapmaktayız. Bu sebeple 40Million Optik bünyesinde bulunan her mağazanın kendi özel raporlaması ve satın alması var. Her şubemizde raporlama ve analizler üzerinden gitmekteyiz.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Yüksek kalite, konfor ve müşterilerimize sunduğumuz ayrıcalıklı hizmet anlayışımızın bir sonucu ve devamı olarak elbette satış sırasında olduğu kadar satış sonrası hizmetlerimize de büyük titizlik gösteriyor ve kalitemizden ödün vermiyoruz. Teknik servis desteğimiz ve garanti kolaylığımız ise satış sonrası ayrıcalıklı hizmetlerimiz arasında öne çıkan özelliklerimiz arasında yer alıyor.

Mağazanızda yapılan değişiklikler ve kampanyalarla ilgili sosyal medyayı efektif kullanıyor musunuz?
Genç, çağdaş ve dinamik bir ticari anlayışa sahip olduğumuzdan içinde bulunduğumuz dijital çağa uyum sağlamak ve dijital kanallarla bilinirliğimizi artırmak bizim için çok önemli. Bu sebeple sosyal medyamızı her zaman aktif bir şekilde kullanıyor ve yenilik ve değişikliklerimizi sosyal medya hesaplarımızdan müşterilerimizle paylaşıyoruz.

Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Bulunduğumuz şehre göre lokasyonlarımızın farklılık göstermesini mantıklı buluyorum. Çünkü cadde mağazalarının kendi içerisinde avantajları olduğu kadar, Avm mağazalarının da avantajları var. Bu sebeple mağaza lokasyonları şehirlere göre rahatlıkla değişkenlik gösterebilir. 40Million Optik olarak bizim için müşterilerimize en kaliteli hizmeti vereceğimiz yeri özenle seçmek her zaman önemli olmuştur.

Perakendecilerden biri olarak meslektaşlarınızla aranızdaki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Fiyat rekabeti her sektörde olduğu gibi bizim sektörümüzde de var. Fakat bu rekabeti, çekişmekten öte ticari anlamda kullanabildiğimiz an bütün perakendeciler olarak kar edeceğimiz andır.

Sektöre hizmet veren biri olarak ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Gözlük kullanımı artırılması hakkındaki birincil görevin kesinlikle Sağlık Bakanlığı’na düştüğüne inanıyorum. İnsanlarımızın bilinçlendirilmesi gerekli. Bunun için bakanlığın çalışmalarına ve planlamalarına daha çağdaş ve ihtiyaçları karşılayan düzenlemeler getirmesi gerekiyor.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Optik sektöründeki gelişmeleri, en yeni trendleri ve moda akımlarını yakından takip etmeye gerçekten çok önem verdiğimizden dolayı, yurtdışında organize edilen tüm fuarlara aktif olarak katılmaya özen gösteriyoruz.

18-21 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Silmo İstanbul organize edilmeye başladığı yıldan itibaren optik sektörümüz ve sektörel profesyoneller için çok önemli bir buluşma noktası oldu. 2021 fuarı da yine ülkemiz ve sektörümüz açısından çok değerliydi. Yerli firmalarımız ve yabancı firmaların daha yoğun katılımı ile bu yılki fuar daha da değerli bir pozisyona ulaştı.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Çok değerli ve önemli bir iş yapıyorsunuz. Yayınlarınızı merakla takip ediyoruz. Sektörün vazgeçilmez bir parçası olan “4 your eyes” en yeni ve güncel haberleri içeren önemli bir dergi. Tüm ekibe teşekkürlerimi sunarım.

Ağustos 2022

Agora Optik

AGORA OPTİK

Farklı Bir Bakış

Silmo İstanbul’u hemen hemen her yıl ziyaret ediyorum. Sektörün bir araya geldiği ve böylesine büyüme gösteren bir organizasyon görmek benim için mutluluk verici.

Merhaba Murat Bey. Öncelikle sizi biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Babamın 1968 senesinde mesleğe başlamasıyla ve yıllar sonra kendisine mağaza açmasıyla optik sektörüyle bağımız kuruldu ve babamı kendime idol seçmemle benim hikayem de başlamış oldu. Mesleğe olan sevgim ve aşkım bu şekilde filizlenmeye başladı. Önce çıraklığını yaptığım bu meslekte yaşımın ilerledikçe içimde hep en iyisini yapma isteği oluştu. Atölye kısmı da ilgimi çok fazlasıyla çekmişti. Hem atölyedeki yeni öğrendiğim bilgiler hem de mağaza içindeki gündelik gelişmeler çok hoşuma gidiyordu. 2005 yılında Ege Üniversitesinde optisyenlik bölümünden mezun oldum ve artık eğitimini almış bir optisyen olarak meslek hayatıma devam ediyorum.

Agora Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Agora Optik bir aile şirketi olarak tüm sorumluluğunu kendim alarak kurduğum bir mağazadır. Her zaman en iyisini ve en güzelini başarabilmek için Agora Optik’i yaşadığım bir yuva haline getirmişimdir. Sloganımız olan ‘Farklı Bir Bakış’ ile tüm müşterilerimize özenle hizmet vermekteyiz.

Mağazalarınızın yerini belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Mağazalarımız İzmir’in en elit semtlerinde yer almaktadır. Mağazalarımızın yerini seçerken tabii ki hareketli bir yer olmasına dikkat ediyorum. Bence işini düzgün yapan, mağaza dekorasyonuna önem veren, bilgisiyle müşterilerine iyi hizmet sağlayabilen bir firma olmak her zaman en temel değeriniz olmalı. Bu sebeple bizim de birincil kuralımız bu bakış açısıyla işimizi yapmaktır.

Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
Mağazalarımızda birçok dünya markasına yer vermekteyiz. Yenilikleri yakından takip ediyor ve güncel modelleri mağazalarımızda bulundurmaya özen gösteren bir firmayız. Ürün segmentleri ve çeşitliliği bizim için önemli bir rol oynuyor. Ancak söylediğim gibi en yeni trendleri takip etmek ve onların ışığında sürekli yenilenmekten ödün vermiyoruz.

İzmir’de birçok önemli optik mağaza yer alıyor. Bu durum bir rekabet oluşturuyor mu?
Tabii ki hemen hemen her meslek grubunda birçok mağazanın faaliyet gösteriyor olması ister istemez bir rekabete neden olur. Ancak ben hizmet kalitesine yansıdığından ve dinamik tuttuğundan ötürü rekabeti gerçekten seviyorum. Müşteriler piyasadaki mağazaları gezerken hem ürün hem de güven araştırması yapıyorlar. Agora Optik olarak da tercih ediliyor olmak ve güzel dönüşler almak beni çok mutlu ediyor.

Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Mağazalarımızda her kesime hitap edebilecek ürünler olduğu için her markayı saymakta güçlük çekebilirim. Fakat en çok satılan ürünler genellikle dünya markaları oluyor. Türkiye’de marka reklamının çok büyük önem taşıdığını biliyorum. Sezon başlarında bizlere gelen en büyük talepler, müşterilerimizin sosyal medyadan takip ettiği ünlülerin kullanmış olduğu gözlüklerden oluyor. Bazen gerçekten bu durumu komik buluyorum fakat o reklam sayesinde insanlar yeni çıkan gözlükleri görüyor ve o ürüne sahip olmak istiyorlar.

Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Satış sonrası verdiğimiz hizmet bence optik mağazalarını gerçekten ayakta tutan bir hizmet. Çünkü birçok meslek grubunu gerçekten etkileyen, internet satışlarına karşı ayakta durabildiğimiz önemli bir hizmet veriyoruz. Bu durumu değerlendiren insanların seçimlerini bence değiştirebiliyoruz. Müşterilerimizin hizmetimiz esnasında ve sonrasında gösterdiğimiz özen sayesinde internet alışverişi yapmaktansa optik mağazalarımızı seçmesini sağlıyoruz.

Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Cadde ve Avm mağazalarının hem avantajı hem dezavantajları bulunduğunu düşünüyorum. Bence cadde mağazalarını Avm mağazalarıyla kıyaslarsak Avm mağazaları daha ön planda oluyor.  Bu durumun en büyük sebebi Avm’lerin çalışma saatleri diye düşünüyorum. Kapalı alan olduğundan dolayı hava şartlarının değerlendirildiği kış aylarında daha çok rağbet gördüğünü düşünüyorum.

Perakendecilerden biri olarak meslektaşlarınızla aranızdaki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Şu anki rekabet zaten fiyat farklılığından meydana geliyor. En büyük rekabeti internet satışlarına karşı veriyoruz. Bir mağazanın konumu ve büyüklüğüne göre gerçekten giderlerimiz ve masraflarımız çok yüksek. Birde bunların yanında rekabette olduğumuz diğer firmaları düşünürsek biraz işimiz zorlaşıyor. Piyasaya göre doğru ürün ve doğru fiyatlandırma yapıldığı zaman işimizin biraz daha kolaylaşacağını düşünüyorum.

Sektöre hizmet veren biri olarak ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Benim tamamen inandığım bir sözü sizlerle paylaşmak isterim: Bilgi paylaştıkça güzeldir. İnsanları bilgilendirmek gerekir. Yaşadığımız pandemi sebebi ile 7’den 70’e herkes bilgisayar, ipad ve cep telefonlarının kullanımını fazlalaştırdı. Mavi ışığın vermiş olduğu zararlardan kullanıcıların haberi bir optik mağazasına girdiği zaman oluyor. Aslında bu bilgi daha birçok bilginin yanında ufak bile kalıyor. Meslek adına teknolojik gelişmeleri öğrenmeli ve bunları da nihai tüketicilerimize aktarmalıyız. Bu vesile ile TOGB Başkanları başta olmak üzere Bölge İzmir Optisyen Gözlükçüler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ersan Tüyen’e huzurunuzda teşekkürlerimi iletirim. Sosyal medya üzerinden yaptıkları göz muayenesinin önemi ve genetik olarak aile bireylerinden birbirine aktarılan birçok göz rahatsızlığının olabileceğini ve düzenli periyotlarla göz doktoruna gitmemiz gerektiğini belirten birçok çalışma yaparak biz optikçileri bilgilendirmeye çalışıyorlar.

Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Bence sektör içi yapılan eğitimlerde eksiklikler var. Üretici firmaların da bu konuda daha fazla bilgilendirme yapmaları gerekmekte.  Biz Agora Optik olarak en az ayda bir kez olmak kaydıyla personellerimizle bir araya gelip bilgi paylaşımında bulunuyoruz ve bunun çok faydasını görüyoruz.

Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Pandemiden önceki yıl Silmo Paris fuarına katılmıştım. Oradaki fuar atmosferini yakından görme şansım olmuştu. Sıkça yurtdışına çıkan biri olarak Avrupa’daki optik mağazalarını da inceleme fırsatım oldu tabii. Mağazalardaki en çok ilgimi çeken özellik ise mağazalarda bulunan optometristler olmuştur. Bu sebeple neden bizim ülkemizde de böyle bir faaliyet veremiyoruz sorusunu sormadan edemiyorum.

18-21 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
Meslekte çok eski olduğum için Silmo İstanbul’u hemen hemen her yıl ziyaret etmeye gayret ettim. Tabii ki eski sıcaklığı, dostluğu her şeyde olduğu gibi kaybediyoruz. Buna rağmen tüm sektörün bir araya geldiği ve mesleğimiz adına böylesine bir büyüme gösteren bir organizasyon görmek benim için mutluluk verici.

Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Her ay zamanında ve düzenli olarak mağazalarımıza ulaşıyor. Büyük bir zevk ile takipteyiz.  Böyle bir hizmeti bizlere sunduğunuz için bütün meslektaşlarımın adına sizlere teşekkür etmeyi bir borç bilirim. Sizlerin de desteği ile mesleğimizi güzel ve sağlıklı günlerde hep beraber en iyi yerlere getirmeyi diliyoruz.

Temmuz 2022