SOHO OPTİK
Teknoloji ve Moda Bir Arada
“Silmo İstanbul gibi fuarların sektördeki gelişmeleri takip etmek ve yeni iş bağlantıları kurmak için çok önemli olduğunu düşünüyorum.”
Merhaba Barkın Bey. Öncelikle kendinizi biraz tanıtarak, optik sektörüne giriş hikayenizi paylaşabilir misiniz?
Merhaba, 2002 İstanbul doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi Sev Özel Amerikan Koleji’nde, lise eğitimimi Saint Joseph Lisesi’nde tamamladım. Şu anda Özyeğin Üniversitesi’nde Makina ve İnşaat çift ana dal ayrıca Işık Üniversitesi’nde de Optisyenlik okuyorum. Küçük yaşlardan beri kendi işini kurmak isteyen biri olarak sektörleri inceledim. Kontakt lenslerin, lazer ameliyatlarının, göz içi lens ameliyatlarının ve hele hele akıllı lens ile yapılan göz içi ameliyatlarının optik sektöründe talebi ciddi şekilde azalttığını, insanlık tarihinde gözlerimizi en yoğun kullanma döneminde olduğumuzu, teknolojinin ilerlemesi ile teleskopik camların, prizmatik camların, mavi ışık blokajlı bilgisayar karşısında kullanılan camların uygulama alanına çok daha fazla girdiğini ve gireceğini, küresel ısınmadan dolayı da güneş gözlüğü ihtiyaçlarının artmakta olduğunu tespit ettim. Makina Mühendisliği ve Optisyenlik yönümü birleştirerek, bu yeni dönemde çok nitelikli optik uygulamalar yapabileceğimi de hesaba katarak bu sektöre giriş yaptım.
Soho Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Bu sektörün en büyük duayenlerinden Özlem Arafal’dan 1,5 yıl danışmanlık hizmeti aldım. Sonrasında sektörde butik mağazacılık konusunda muazzam deneyime sahip Özlem Öz hanımı kadromuza kattık ve 8 ay kadar da ondan danışmanlık aldık. Mağazamızı açtıktan sonra ise yine önemli isimlerden İskender İrdal’ı ekibimize katma şansımız oldu. Hayatımın en büyük şansı diye gördüğüm bu üçlünün yaratıcılıkları ile zorlukları aşıp, sevgi ve saygıyı en önemli değer olarak benimseyerek hep beraber mutlulukla yolumuza yürüyoruz ve yine birlikte çok daha büyük yollarda ilerleme hedefindeyiz.
Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir?
Koleksiyonumuz, moda markalarının yanı sıra müşterilerimiz tarafından sıkça talep edilen teknoloji ile modayı buluşturan özel markalardan ve son yıllarda oldukça popüler olan designer markalarından oluşmaktadır. Bu doğrultuda optik ve güneş gözlüğünde en çok satışını yaptığımız markalar Lunor, Tavat, Kador, Oliver Peoples, Lool gibi designer markaları ve Serengeti, Etnia Barcelona, Prada, Miu Miu gibi popüler markalardır.
Mağazanızda her segmentten ürüne yer veriyor musunuz? Sizce farklı ürün segmentlerini bulundurmak satışlarınıza nasıl yansıyor?
Mağazamızda farklı segmentlerde her zevke ve her tarza uygun seçenekler sunuyoruz. Ürünlerimiz sadece gözlük değil birer moda beyanıdır. Farklı ürün segmentlerini bulundurmak sektör içerisinde rekabet gücümüzü artırmamızı, tüketicilere belirli bir kalite garantisi vadetmemizi, sadık müşteri kitlesi oluşturmamızı ve satış hacmimizi artırmamızı sağlamaktadır. Ayrıca marka portföyümüzü her geçen gün genişleterek farklı müşteri gruplarına hitap etmeye çalışıyoruz. Bu bakış açısıyla aynı zamanda ülke ekonomisinin gelişimine de katkı sağlamakta olduğumuzu düşünüyorum.
Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Bu sorunun cevabının mağazanın bulunduğu alana yönelik olduğunu düşünüyorum. Mağaza açmayı planladığınız bölgedeki hedef kitlenin alışveriş yapma alışkanlığına göre tercih yapılmalıdır. Biz ilk mağazamızı İstanbul’un en önemli caddelerinden biri olan Bağdat caddesinde açarak yola çıktık. Cadde üzerinde açılan mağazaların yıllardır oluşturmuş oldukları bir müşteri profili bulunmaktadır. Alışveriş merkezlerinde açılan mağazalar ise tüketiciye fiziksel ve sosyal farklılıklar sunmaktadır ve dolayısıyla müşteri profili değişim göstermektedir. Büyüme hedeflerimiz doğrultusunda, hedef kitlemizin yer aldığı lokasyonlardaki AVM’ler içerisinde de şubelerimizi açmayı planlamaktayız.
Perakendecilerden biri olarak meslektaşlarınızla aranızdaki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Piyasalarda ortaya çıkan yoğun fiyat rekabeti baskısı, birbirine giderek benzemekte olan ürünler, ürün ve hizmet farklılaştırmasının giderek zorlaşması ve kar oranlarının azalması nedeniyle artmaktadır. Bu durum bizi pazarlama alanında yeniden yapılanmaya yöneltmiştir. Uzun dönemli müşteri bağlılığı, bu bağlamda müşteri sadakatini gerçekleştirmek ve sürekli kılmak için çeşitli yöntem ve tekniklerini kullanmaya çalışmaktayız. Müşterinin bugünkü ve gelecekteki ihtiyaçlarını bilen, tahmin eden ve bu ihtiyaçları getirmek için ürün geliştirme, çeşitlendirme gibi yönetim stratejilerini çok hızlı ve herkesten önce uygulamaya koyan firmaların rekabet gücü daima yüksek olacaktır. Bizim en büyük amacımız; sadık müşterilerin sayısını arttırmaktır. Bu da müşterinin verilen hizmetten memnun kalması ve firmanızdan memnun ayrılması ile sağlanır.
Ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Türk halkının göz sağlığı ve gözlük kullanımı konusunda yeterli düzeyde bilgisi olmadığını ve bu durumun değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Gözlüğe ulaşmayı engelleyen etmenlerin başında oftalmolog, optisyen ve optisyenlik müessesesi sayısının yetersiz olması ve göz sağlığı hizmetlerinin büyük şehir merkezlerinde toplanmasının geldiğini düşünüyorum. Özellikle kırsal bölgelere hizmet zor ulaşıyor. Bence, optik sektörünün gelişimi nüfus özellikleri, moda, gözlüğe ulaşım kolaylığı ve toplumun göz sağlığına verdiği önem ile doğrudan bağlantılı. Göz doktoru, optisyen ve optisyenlik müessesesi sayısı gelişmiş ülkelere göre daha az ama her geçen yıl bu sayı artıyor. Bu da gelecekte Türkiye’de gözlüğe ulaşımın daha kolay olacağını göstermektedir.
Yeni ve daha büyük hizmet alanıyla, 10. kez gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarını başlangıcından bugüne nasıl değerlendirirsiniz?
İki senedir Silmo İstanbul’u ziyaret ediyorum. Bu tür fuarların, sektördeki gelişmeleri takip etmek ve yeni iş bağlantıları kurmak için çok önemli olduğunu düşünüyorum. Silmo İstanbul Optik Fuarı optik sektörünün gelişimini destekleyen ve bu alandaki tedarikçi, bayi, çalışan her kesimi bir araya getiren uluslararası bir organizasyon. Bu tür etkinliklerin sektörün büyümesi için önemli olduklarına inanıyorum.
Bu değerli röportaj için çok teşekkür ederiz. Son olarak, dergimiz 4 your eyes’in dijital yayıncılığa geçişi ilgili yorumlarınızı öğrenebilir miyiz?
4 your eyes’ın dijital yayıncılığa geçişi çok daha geniş kitlelere erişmesini sağlayacaktır. Zaman ve mekan olgusu kaybolacağı için çok daha rahat erişilebilir olacaktır. Ekibinizin başarılarının daim olmasını dileriz.
Ocak 2024