Lüksü Yeniden Tanımlıyor
Philipp Plein, De Rigo ile yaptığı işbirliği sonucunda tasarımı, detayları ve yüksek kalitesi ile mücevherleri andıran lüks gözlükler sunarak dikkatleri çekiyor.
Alman moda tasarımcısı Philipp Plein tarafından kurulan lüks marka kendine özgü, yüksek kalitedeki ve eşsiz ürünleriyle dünya çapında büyük beğeni toplamaya devam ediyor. Philipp Plein De Rigo ile yaptığı işbirliğiyle gözlük modasında da iddialı olduğunu küresel anlamdaki hızlı yükselişiyle kanıtladı. Markanın Kurucusu ve Kreatif Direktörü Philipp Plein ile başarılı De Rigo ortaklığı, tasarımlarındaki ilham kaynakları, gözlük koleksiyonlarının özellikleri ve markasının gelecek hedefleri hakkında yaptığımız röportajı sunuyoruz.
Markanızı henüz 20 yaşındayken kurdunuz. Bu cesur girişim için sizi en çok ne motive etti? O dönemki hayallerinizin tümünü şu günden geriye dönüp baktığınızda gerçekleştirdiniz diyebilir miyiz?
Aslında her şeye yeni başladık diyebiliriz. Markayı genişletiyoruz ve iki yıl önce De Rigo ile birlikte gözlük işine başladık. Bu ortaklık büyük bir küresel başarı oldu. De Rigo ile yaptığımız bu ortaklıktan dolayı çok heyecanlıyız, çünkü bize markamızı daha önce sunulmadığımız yeni bir optik çerçeve ve güneş gözlüğü pazarına taşıma fırsatı verdi. Tahmin edebileceğiniz gibi yeni ürün kategorileri ile birçok yeni pazarda genişlemeye başladık. Örneğin, artık bizim için yeni olan saat işimiz, otel işimiz var ve bir sonraki adım, önümüzdeki yıldan itibaren Milano’da başlayacağımız restoranı açmak olacak ve evet, daha gerçekleştirmek istediğimiz birçok hayalimiz var.
Büyük başarılara imza atmış bir tasarımcısı olarak moda endüstrisi sizin için ne anlam ifade ediyor?
Moda asla durmayan bir şeydir. Moda her zaman çok hızlı hareket ediyor ve değişiyor. Moda sürekli değişiklikler yaşıyor. Biz kendimizi modaya adapte etmek için buradayız. Toplumumuz değişiyor, müşterilerimiz değişiyor ve moda da değişiyor. Yani modanın çok akıcı ve çok hızlı olduğunu düşünüyorum.
Birçok ürün grubuna koleksiyon hazırlıyorsunuz. İlham kaynaklarınız sürekli değişkenlik gösteriyor mu? Sizi tasarıma en çok ne teşvik ediyor?
Ben her zaman her yerden ilham alıyorum. Sadece ilhamın size gelmesini sağlamaya hazır olmanız gerekiyor. Pek çok insan ilham alabilmek için yabancı yerlere seyahat etmeleri gerektiğini düşünüyor ama bu doğru değil. İlham almaya hazır olduğunuzda ilham alırsınız ve her şeyden ilham alabilirsiniz. Bu güzel bir akşam yemeği ya da bir öğün olabilir, sadece sokakta yürümek de olabilir. Her yerde ilham bulabilirsiniz. İlham her yerdedir.
Diğer ürünlerinizle kıyasladığınızda gözlük tasarımı farklı niteliklere sahip olmayı gerektiriyor mu?
Evet, bu işte başarılı olmak istiyorsanız, öncelikle markanızı bir gözlüğe nasıl dönüştüreceğinizi öğrenmelisiniz. Gözlük tasarımı size çok fazla alan tanımaz. Eğer bir elbise ya da tişört tasarlarsanız, keşfetmek ve üzerine baskılarınızı ya da desenlerinizi koymak için çok fazla alanınız olur. Ama gözlüğe geldiğimizde özel bir üründen bahsediyoruz. Çok tanımlı ve çok hassas olmanız gerekiyor. Tabii ki tasarımın işlevi takip etmesi gerekiyor ve bu çok önemli. Giyilebilir bir ürün tasarlamak zorundayız. Çünkü çılgın bir elbise giyebilirsiniz ama bir şeyi doğrudan yüzünüze taktığınızda konfora, işlevselliğe sahip olmalı ve tasarlarken yüzde olacağı gerçeğini de asla unutmamalısınız. İnsanlar yüzleri söz konusu olduğunda çok titizdir. Bu yüzden gözlük tasarlamak gerçekten zor bir iş ama bence biz bunu çok iyi başardık. Çünkü piyasadaki diğer ürünlerin çoğundan kesinlikle farklı olan bir ürünümüz var, bu yüzden de öne çıkıyor.
Philipp Plein markasına ait bir gözlüğü, diğer gözlüklerden ayıran en temel özellikler nelerdir?
Farkı anlamak için sadece detaylara bakmanız dahi yeterli olacaktır. Örneğin logo her yerde küçük alanlarda yer alabiliyor. Şakağın iç kısımlarına bile küçük logolar yerleştirdiğimizi görebilirsiniz. Her şey ayrıntıda gizlidir ve bir Philipp Plein gözlüğü bir mücevher parçası gibidir. Hatta artık sadece bir gözlük değil, bir mücevher parçasıdır diyebiliriz. Bir Philipp Plein gözlüğün her detayına baktığınızda farklı özelliklerini bulabilirsiniz. Bu gerçekten özel bir şey ve tabii ki gözlüklerin kalitesi de olağanüstü. Çünkü ortağımız De Rigo ile birlikte, yani en iyinin en iyisiyle çalışıyoruz. Dünyanın en iyi tedarikçilerinden ve üreticilerinden biriyle ortağız.
Gözlük endüstrisine De Rigo ile yaptığınız işbirliği ile giriş yaptınız. De Rigo’yu seçmenizin nedenlerinden bahsedebilir misiniz?
De Rigo pazardaki dört büyük oyuncudan biridir. De Rigo, uzun yıllardan beri yaptıkları işte çok geleneksel ve başarılı olan bir aile şirketidir ve bu tamamen yaklaşımlarıyla ve ayrıca olağanüstü gözlükler tasarlamak için çok gerekli olan kalite ve kalite anlayışına sahip olmalarıyla ilgilidir. Çünkü güzel ürünler bulabilirsiniz ama kalite aynı değildir. Bu yüzden tüm bu özelliklere sahip bir firmaya gitmeye karar verdik ve De Rigo bunu kesinlikle yerine getiriyor. Biz tasarımı sunabiliriz ama sonra onu uygulamak için doğru insanlara sahip olmanız gerekir. De Rigo ile sahip olduğumuz şey bu. Şu anda kalite ve tasarım açısından bir Philipp Plein gözlüğünden daha iyi ve daha yüksek bir şey bulmak zor. De Rigo da vizyonumuzu anladı ve her şeye ek olarak fiyat konumlandırmasını en iyi şekilde uyguladı.
Yakın zamanda De Rigo ile Plein Sport markanıza ait gözlükler için de küresel bir lisans anlaşması imzaladınız. Plein Sport koleksiyonunu ne zaman piyasada görebileceğiz? Nasıl bir koleksiyon olacak?
Plein Sport çok ilginç bir proje, çünkü Philipp Plein Eyewear’dan tamamen farklı. Çok daha ticari bir yaklaşıma sahip ve çok daha geniş bir dağıtıma odaklanacak. Tasarım açısından daha demokratik. Spor bir marka ve konumlandırma açısından Oakley’e daha yakın olabilir. Koleksiyon bu yılın sonunda, gelecek yılın başında piyasaya çıkacak. Yani 2024’ün ilk çeyreğinde Plein Sport gözlük koleksiyonunu piyasaya süreceğiz ve bu bizim için çok heyecan verici. Çünkü Plein Sport markalaşma, logolar gibi özellikler açısından tamamen farklı bir proje, markanın Dna’sı kesinlikle farklı. Teknik olarak hafif çerçevelerimiz, spor çerçevelerimiz, koşmak için çerçevelerimiz, bisiklete binmek için çerçevelerimiz ve tabii ki günlük kullanım için çerçevelerimiz var. Ancak hepsine baktığımızda, işlevin en üstte olduğunu söylemeliyim.
Kasım 2023