ENES AKBAL OPTİK
Yenilikçi Yaklaşım
Silmo İstanbul her yıl olduğu gibi yine muhteşem bir organizasyona sahipti. Yeni katılımcı firmalarla tanışıp güzel ticari bağlantılar kurduk.
Merhaba Enes Bey. Öncelikle sizi biraz tanıyalım ve sektöre giriş hikayenizden bahsedelim…
Merhaba, 26 Aralık 1993 İzmit Kocaeli doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi İzmit’te tamamladım. 2013 yılında Malatya İnönü Üniversitesi Optisyenlik bölümünü başarılıyla tamamlayarak mezun oldum. Evli ve bir çocuk babasıyım. Sektöre girişim aslında çok doğal bir yolla oldu. Gözlükçülük baba mesleğimiz olduğu için neredeyse mağazada büyüdüm diyebilirim.
Enes Akbal Optik’in kurulma aşamasından söz eder misiniz?
Mezun olduktan sonra bir süre babamın çalışmış olduğu işletmede mesul müdür olarak çalışmaya devam ettim. Fakat güncellenen dünyada çalıştığımız işletmenin geleneksel kalması bizleri yeni bir oluşumun içerisine itti. Bu ve bunun gibi birkaç sebepten dolayı 2016 yılında Enes Akbal Optik olarak ilk mağazamızı açtık. Hemen akabinde dokuzuncu ayımızda ilk şubemiz olan Derince mağazamızın açılışı ve Avm mağazamızın açılışıyla sektörde kendimize yer bulmaya çalıştık. Şuan yerel olarak şehrimizde dört mağaza ile vatandaşlarımıza nitelikli hizmet vermeye devam ediyoruz.
Mağazalarınızın yerini belirlerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Aslında bu soruya klasik olarak ayak sayısı falan demek istemiyorum. Bir mağazanın lokasyon belirlemesi çok detaylı oluyor bizim için. Satılacak ürünleri bile lokasyonun özellikleri belirliyor diyebiliriz. Öncelikle lokasyonun demografik yapısından sosyoekonomik – sosyokültürel yapısına kadar detaylı olarak analiz etmeye çalışıyoruz. Çünkü zaman bizler için çok değerli. Bu analizleri yapmadan şube açılabilir fakat sürdürülebilir olamayacağı aşikar bir gerçek. Bu aşama bizler için kabul edilemez bir zaman ve enerji kaybı olabilir.
Mağazanızda her gruptan ürün bulunduruyor musunuz?
İlk mağazamız yani merkez mağazamızda hemen hemen her grupta ürün var. Fakat butik mağazamızda tamamen lüks ürünler ile hizmet veriyoruz. Şubelerimizin hemen hemen hepsi bulunduğu konumun özelliklerine, müşteri portföyüne göre değişkenlik gösteriyor diyebilirim.
Mağazanızda en çok satışı yapılan optik ve güneş gözlüğü markaları nelerdir? Müşterileriniz tarafından seçilen bu markaların tercih nedenleri ne olabilir?
Ülkemizde bir Ray-Ban gerçeği var. Marka bilinirliğinden dolayı şuan en çok adet satışı olan marka optik ve güneş gözlüğünde Ray-Ban diyebilirim. Satışında en çok keyif aldığımız marka Lacoste’yi de ayrı olarak belirtmek isterim. Lacoste markasının ciddi bir alıcı kitlesi var. Kenzo, Celine, Ferragamo, Victoria Beckham gibi markaların da Kocaeli’ndeki tek bayiliğini yapıyoruz. Tabii tek satış noktası olmakta bu gibi markalarda ayrıca bir avantaj sağlayabiliyor.
Son yıllarda designer markalar olarak adlandırdığımız yeni tasarımcıların ürünleri oldukça rağbet görüyor. Size de müşterilerinizden bu yönde talep geliyor mu?
Sektörün alışılmışın dışında ürünlere oldukça ihtiyacı var diye düşünüyorum. Geçen yıllara göre özellikle bu yaz döneminde bu tarz ürünlerin daha da fazla rağbet göreceğini tahmin ediyoruz. Bu sebeple yatırımımızı da bu yönde yaptık diyebiliriz.
Satış sonrası hizmetleriniz nelerdir?
Biz firma olarak her zaman satış sonrası hizmete değer veriyoruz. Belirli marka ve ürünlerde müşterilerimiz aranarak periyodik bakımlara davet ediliyor. Optik satışlarımızın hepsinde marka ve nitelik fark etmeksizin yedinci günün sonunda müşterilerimiz aranarak memnuniyet durumları soruluyor ve herhangi bir sorun var ise hemen çözüm yolu aranıyor. Sadece bu işlemin aksamadan işlemesi için bir personel istihdamı yaptık ve çok fazla olumlu dönüşlerle karşılaştık.
Cadde mağazaları mı yoksa AVM içerisinde yer almak mı? Sizin tercihiniz nedir ve sebepleri nelerdir?
Her iki alanda da mağazaları olan biri olarak şunu söylemek isterim ki kesinlikle cadde mağazaları. Belki cadde mağazasında büyüdüğüm için olabilir ama bana daha samimi ve sıcak bir satış ortamı oluşuyor gibi geliyor. Bir organizasyonda bir müşterinizle karşılaşıp sohbet edebilecek bir samimiyet kurulabiliyor. Ama bu avm mağazalarımızda biraz daha düşük oranda kalıyor. Ayrıca cadde mağazalarında nitelikli ürün satışı da avm mağazalarına kıyasla biraz daha fazla oluyor. Ben kesinlikle cadde mağazalarından yanayım.
Mağazanızda yapılan değişiklikler ve kampanyalarla ilgili müşterilerinizi nasıl bilgilendiriyorsunuz?
Gerek sosyal medya hesaplarımızdan gerek sistemlerimizde kayıtlı müşterilerimize SMS yoluyla haberdar ediyoruz. Şunu söylemeliyim ki dijitalleşen dünyada sosyal medyanın büyük bir güç olduğuna inanlardan biri olarak sosyal medyadan da her kitleye ulaşabiliyoruz. Bu durum bize güzel bir avantaj sağlıyor.
Büyük şehirlere göre Anadolu’da mağaza işletmenin avantajları ve dezavantajları nelerdir?
Anadolu’da mağaza işletmenin avantajları ve dezavantajları duruma göre değişebilir. Açıkçası ben insan sirkülasyonu, nüfus yoğunluğu ve turizm gibi sebeplerden dolayı büyük şehirlerin biraz daha avantajlı olduğunu düşünüyorum.
Perakendecilerden biri olarak meslektaşlarınızla aranızdaki fiyat rekabeti hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Hiçbir zaman fiyat kıran, fiyattan dolayı öne çıkmak isteyen firma zihniyetine sahip olmadık ve olmayacağız. Biz müşterilerimize verdiğimiz nitelikli ürünlerimizle, satış ve daha sonrasında satış sonrası hizmetimizle öne çıkmak isteyen bir firmayız.
Sektör içi yapılan satış ve eğitim bilgilendirmeleri yeterli mi? Siz mağaza çalışanlarınız için eğitim programları düzenliyor musunuz?
Öncelikle sektörümüzde bir eğitim sıkıntısı olduğu aşikar. Belirli firmaların eğitimi dışında hiçbir eğitim programı yok diyebiliriz. Biz Enes Akbal Optik olarak her ay çalışma arkadaşlarımıza tecrübelerimiz ve bilgi birikimimiz ile destek olmaya çalışılıyoruz. Tabii bu da kötünün iyisi diyebiliriz. Odalarımızın eğitim konusunda bir an önce hassasiyet ile bu konuyu ele almalarını talep ediyoruz.
Sektöre yıllardır hizmet veren biri olarak ülkemizde gözlük kullanımı oranları ve bilinci hakkında neler düşünüyorsunuz? Gözlük kullanımının artırılması için neler yapılabilir ve kimlere görev düşüyor?
Ülkemizde gözlük kullanım oranı gelişmiş dediğimiz ülkelere oranla ciddi şekilde düşük. Ben aynı zamanda Avrupa vatandaşlığımdan dolayı sürekli yurtdışında bulunuyorum. Bu durumu araştırma yapmadan çıplak gözle bile görmek mümkün. Bazen karşılaştığımız bir durum var ve benim bu konuda çok büyük hassasiyetim oluştu. Bazı hekimlerimizin numaran düşük gözlük kullanmasan da olur cümlesine neredeyse savaş açtım diyebilirim. Bu konuda daha hassas ve duyarlı olunmasını temenni ederim.
Yurtdışında yapılan uluslararası optik fuarlarını ve sektörel gelişmeleri takip ediyor musunuz?
Evet, hemen hemen hepsine katılmaya çalışıyorum. En son Silmo Paris Optik Fuarı’na katıldık. Silmo Paris’te olduğu gibi uluslararası fuarlarda sektörel gelişmeleri yakından görmenin ve takip etmenin vizyon sağlaması açısından bizlere oldukça fazla değer kattığına inanıyorum.
18-21 Aralık 2021 tarihleri arasında gerçekleşen Silmo İstanbul Optik Fuarı hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
2021 yılında katılımın yoğun ve güzel olduğu bir fuar gerçekleşti. Katılımcı yeni firmalarla tanıştık ve güzel diyaloglar kurduk. Ticari olarak da yeni bağlantılarımız oldu. Her sene olduğu gibi yine muhteşem bir organizasyon gerçekleştiğini söyleyebilirim.
Dergimiz ‘4 your eyes’ ile ilgili neler söylemek istersiniz?
Sektörde olup da derginizi bilmeyen yoktur diyebiliriz herhalde. Derginizi ‘Mini Fuar’ olarak adlandırabilirim. Firmaların ve sektörel gelişmeleri yakından takip edebilmemizi sağlıyor. Sektör adına merak ettiğimiz konuları derginizde buluyoruz. Tüm ekibinize teşekkür ederiz.
Mart 2022