Kirpik Dibi İltihabı

Kirpik dibi iltihabı ya da tıbbi ismi ile blefarit çok sık görülen bir durumdur. Hasta konforunu bozan, kızarık kirpik diplerine ve yanma batma gibi belirtilere neden olur.

Kirpik dibi iltihabı tedavisi oldukça güçtür. Kronik bir durumdur. Tam tedavi edilmesi mümkün olmasa da düzenli tedavi ile sakinleşir, belirtiler azalır. Kirpik dibi dediğimiz alan göz kapağının kenarıdır. Bu bölgede önde deri ile arkadan gelen konjunktiva mukozası birleşir. Kirpikler buradan çıkarlar. Ayrıca bu bölgede uçları yani gözenekleri bulunan meibomian bezler bulunur. Bu bezlerin salgıladıkları yağ salgısı göz yüzeyini kayganlaştırıp ve göz yaşının buharlaşmasını yavaşlatır. Kirpik dibi iltihabı bu bölgedeki sorunların ortak adıdır. Ayrıca demodex adı verilen ve bu bölgede yaşayan mikroskobik parazitlerde bu iltihabı artıran canlılardır.

Kirpik dibi iltihabının çeşitli tipleri vardır. Kirpik diplerinin kepeklenmesi ve kirpik dökülmesi ağırlıklı giden seboreik form, göz kapaklarının içinde yer alan meibomian bezlerin iyi çalışmadığı, yani göz yaşının yağ tabakasının salgılanmasının bozulduğu türleri de vardır. Kirpik dibi iltihabı olarak adlandırılan bu durumlar bir birilerinden farklı belirtiler verebilirler. Genelde ortak noktaları, göz yüzeyinin yeterince ıslanmasının engellenmesi ve kirpik dibi iltihabına bağlı göz kuruluğunun ortaya çıkmasıdır.

Kirpik dibi iltihabının belirtileri nelerdir?

Kirpik dibi iltihabının belirtileri arasında göz kuruluğu nedeniyle ortaya çıkan yanma,

  • Batma,
  • Kum kaçmış hissi,
  • Sulanma,
  • Göz kızarması,
  • Göz yaşarma sayılabilir

Ayrıca kirpik dibi iltihabına bağlı olarak gözlerde ağrı, kapaklarda şişlik, kapaklarda dolgunluk, kızarıklık kirpik diplerinde kepekler oluşması, kirpik dibi kaşıntısı, kirpik kaybı, kirpiklerde beyazlanma sayılabilir. Özellikle meibomian bezlerin iyi çalışmadığı meibomian bez disfonksiyonu denilen kirpik dibi iltihabı durumu, genç bireylerin ve bilgisayarda çalışanların yaşadığı yanma batma sulanma göz yorgunluğunun en temel sebebidir.

Bu bezlerin salgısı göz kuruluğu açısından çok önemlidir, çünkü kirpik dibi iltihabında, bu bezlerin uçları tıkanmakta salgıları ve yeterince olmadığında gözyaşı hızla buharlaşarak göz yüzeyi kurur ve ayrıca kayganlıkta kaybolur. Hem de kuru yüzeyde kaymayan kapaklar göz yüzeyini tahriş ederek yanma batma sulanma şikayetlerini arttırırlar. Gözümüzün konforlu olması bu bezlerin salgılarının yeterince ve düzgün şekilde göz yüzeyini salgılanmasına bağlıdır. Bu bezlerin uçlarında oluşan tıkanıklıklar en basit haliyle göz kuruluğu şikayetlerini arttırıp yanma, batma, sulanma sebebi olurken tam tıkanan yağ bezleri arpacık yani şalazyon oluşmasına sebep olurlar.

Alt kapakta 20 üst kapakta 40 tane bulunan bu bezlerin yıllar içinde uçları tıklanarak tahrip olmaları durumunda ileri yaşta çok ciddiye göz kuruluğu şikayetleri ortaya çıkar.

Kirpik dibi iltihabı tedavisi?
Gözlerimizin sağlıklı ve konforlu olması için kirpik dibi bölgesinin temiz ve sağlıklı olması gereklidir. Sebepleri farklı olsa da temelde tüm kirpik dibi iltihaplarında ve meibomian bez problemlerinde benzer tedaviler uygulanır. Kortizon göz damlaları geçici rahatlık sağlasalar da asıl tedavide pek yerleri yoktur, kalıcı tedavi sağlamazlar ve çok ciddi yan etkileri vardır. Kirpik dibi iltihabının tedavisi meibomian bez ağızlarının açılmasına ve kirpik dibi bölgesinin temizlenmesine, ek olarak da varsa demodex parazitinin kontrol altın alınmasına dayanır. Kirpik dibinin iltihaptan kurtarılması için aynı dişlerimizin fırçalanması gibi bakıma ihtiyaçları vardır, çünkü yüzümüzü yıkarken bunların uçlarını çok temizlemek mümkün olmaz. Meibomian bezlerin düzgün çalışması ve kirpik dibi iltihabînın engellenmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıralayabiliriz.

Kirpik dibi iltihabında ve meibomian bez disfonkisyonunda uygulanacaklar;

  • Isı uygulaması -kapakları ısıtmak ve yağ salgısını yumuşatmak,
  • Mekanik basınç – yumuşamış yağları baskı ile bez ağızlarından çıkarma,
  • Mekanik temizlik -çıkan kuru yağ tıkaçlarını ve kepekleri temizlemek,
  • Kimyasal temizlik – demodex parazitini öldürmek,
  • Göz yüzeyini kayganlaştırmak -göz yaşı damlalar.

İlk olarak meibomian bezlerin salgılarının kirpik dibine çıkabilmesi için uçlarının açık olması gerekmektedir, bu bölgeye gelen yağ salgısı çeşitli metabolik ve dış etkilerle kurumakta tıkaçlar oluşmaktadır.

Prof. Dr. Ahmet Akman

Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı

Ekim 2023

Neden Gözlerimizin Arkasında Basınç Hissederiz?

Gözlerin arkasındaki basınç hissi; göz yuvalarının hemen arkasında, kafada bir zonklama, baskı veya sıkışma gibi hissedilebilir.

Göz arkasındaki basınç hissinin en sık nedenleri şunlardır:

  • Baş ağrısı: Özellikle gerilim tipi baş ağrısı ve migren, göz arkasında basınç hissine neden olur.
  • Gözleri yormak: Uzun saatler ekran karşısında çalışmak, gerekli olduğu halde gözlük kullanmamak veya gözlük derecelerinin yetersiz olması gibi nedenler; göz arkasında baskı hissine yol açabilir.
  • Sinüzit: Gözlerimizin ve burnumuzun yakınında “sinüs” denen içi hava dolu boş alanlar vardır. Bu alanların iltihaplanmasına “sinüzit” denir ve göz arkasında basınç hissi yaratabilir.
  • Diş sorunları: Diş ağrısı, gözün arkasında ağrı veya basınç olarak hissedilebilir.
  • Açı kapanması glokomu: Göz tansiyonu (glokom) hastalığının çeşitli tipleri vardır. En sık glokom tipi olan açık açılı glokomda ağrı izlenmezken; “açı kapanması” denen glokom tipinde gözde ve göz arkasında basınç hissedilir.

 

Göz arkasında basınç hissedersek ne yapmalıyız?

  • Göz arkasında basınç hissederseniz göz doktoruna başvurmalısınız.
  • Göz doktorunuz komple göz muayenesi yaptıktan sonra; gerekli görürse nöroloji, diş ve kulak-burun-boğaz bölümlerine de başvurmanızı önerebilir.

Ekim 2023

Yoga Gözlere Yararlı Mı?

Sosyal medyada göz yogası sıklıkla karşımıza çıkıyor… Peki göz yogası gerçekten iddia edilen yararları sağlıyor mu? Diğer yoga asanaları (duruşları) göz sağlığımızı nasıl etkiliyor?

Göz yogası, göz yorgunluğunu azaltıyor
International Journal of Yoga dergisinde 2020 yılında göz yogasının etkilerini araştıran bilimsel bir çalışma yayınlandı. Bir grup 6 hafta boyunca yoga göz egzersizleri yaptı, diğer grup ise yoga göz egzersizi yapmadı. Yoga göz egzersizi yapanlarda göz yorgunluğu belirtilerinin azaldığı saptandı, diğer grupta ise göz yorgunluğu belirtileri hayli fazla idi. Çalışmanın sonucunda, yoga göz hareketlerinin göz kaslarını çalıştırarak göz yorgunluğu belirtilerini ve göz çevresinde ağrı şikayetini azaltmaya yardımcı olduğu saptandı.

Göz yogası miyopi, hipermetropi ve astigmatizmayı düzeltmez
Göz yogasının miyopi, hipermetropi ve astigmatizma gibi göz bozukluklarını düzelttiği iddiası doğru değildir. Ayrıca göz yogası iddia edildiği gibi göz kuruluğuna iyi gelmez ve gözaltı morluklarını azaltmaz.

Kimi yoga asanaları (duruşları) göz tansiyonunu yükseltiyor
2023 yılında yayınlanan bir bilimsel çalışmada ise yoga duruşlarının sağlıklı bireylerde göz tansiyonu üzerindeki etkileri araştırıldı. Bu çalışmaya yoga yapan 107 gönüllü alındı. Bu gönüllüler 12 hafta boyunca haftada en az 5 gün yoga yapmaktaydılar. Çalışmaya katılmadan önce ve çalışma boyunca 4 haftada bir her duruş öncesi ve sonrasında göz tansiyonları ölçüldü. Duruşların kimileri derin meditasyon ve alternatif nefes teknikleri göz içi basıncında düşüş sağladı. Ama yoga baş üstü duruşu, körüklü nefes ve nefes kontrolü; geçici olarak göz içi basıncını yükseltti. Eğer göz tansiyonu (glokom) hastasıysanız, bu yoga duruşlarından kaçınmanızda fayda var…

Ekim 2023

Bilinçsiz Göz Makyajı Görme Kaybına Yol Açıyor

Göz makyajında kullanılan kalem, rimel, eyeliner gibi kozmetik ürünlerin yanlış kullanım sonucu kalıcı kirpik dökülmelerinden, göz enfeksiyonuna, göz kapağı düşüklüğünden, geçici görme kaybına kadar pek çok hastalığa neden oluyor.

Kadınların olmazsa olmazı göz makyajı, bilinçli olarak uygulanmadığında kalıcı göz hasarlarına neden olabiliyor. Kimi kadın tarafından her gün aktif olarak yapılan makyaj bazen de özel günlerde profesyonel eller tarafından gerçekleştiriliyor. Bilinçsiz şekilde kullanılan makyaj ürünlerinin ve uygulamaların göz hastalıklarına zemin hazırladığını anlatan Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ebru Toprak Ün, göz hastalıklarından korunma yollarını anlattı.

Pazarda Satılan Ürünlere Dikkat
İnternet üzerinde ve semt pazarlarında merdiven altında yasal olmayan şekilde üretilen ürünler göz sağlığınızı olumsuz olarak etkileyebilir. Çünkü ucuz olduğu için bu ürünlere ulaşım çok kolay. İnsanlar içlerinde ne olduğunu bilmediği ürünleri ucuz olduğu için ve gerçek markaların sahte üretimleri olduğu için güvenerek alıyorlar. Sanıyorlar ki doğru markayı aldık. Bunların içinde siyanür, cıva ve kurşun gibi zararlı kimyasallar bulunuyor.

Ucuz Ürünlerden Uzak Durun
İçeriğinde zararlı kimyasallar bulunan makyaj ürünleri birçok sağlık problemini beraberinde getirmektedir. Bu makyaj ürünlerinin uzun süre kullanımı problemli çünkü kasıntı, döküntü, kızarıklık gibi alerjik reaksiyonların dışında uzun süreli kullanımlarda ciltten emilme uzun süreli risk oluşturabilir. Çünkü o kullanılan ürünün içerisinden hangi kimyasal var, ne kadar kanserojen, ne kadar zararlı bilmiyoruz. O yüzden bu ürünlere dikkat etmek gerekiyor. Çok ucuz ürünleri tercih etmemek lazım. Çünkü onun içinde bir sıkıntı vardır ki ucuza mal edilmiştir. O yüzden kadınların bunlara dikkat etmeleri gerekmektedir.

Kalemi Gözün İçine Sürmeyin
Göz makyajı yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli konu gözün içine boya maddesinin sürülmemesidir. Makyaj malzemeleri kişisel olmalı ve herkesin kendi makyaj malzemesini kendisinin kullanması gerekiyor. Su bazlı ve daha kolay çıkarılabilen ürünleri tercih etmeliyiz. Bunlar cilde daha fazla nefes aldırdıkları için daha az zararlılar. Kirpiklere ve kapak üstüne far ve eyeliner sürülebilir. Ayrıca far sürerken çok fazla göz kapağı hareketi zamanla göz kapağındaki kas liflerinin arasında ayrılmaya bağlı düşüklük yaratabiliyor. Bu nedenle göz kapağıyla çok fazla oynamamasını öneriliyor. Alerjik bünyeli kişiler toz far kullanmamalı çünkü bu uçuşarak kornea ön yüzeyine yapışıp alerjik reaksiyona yol açabiliyor.

Su Bazlı Ürünleri Tercih Edin
Materyal eğer gözün içine kaçırıldıysa onu temizlemeye çalışırken korneaya verilecek hasar görme kaybına yol açacaktır. O yüzden su bazlı ürünlerin temizlenmesi daha kolay olduğu için bu ürünler tercih edilmelidir. Makyaj iyi temizlenmediğinde özellikle kirpik diplerinde kalıcı gözenek tıkanıklarına ve ona bağlı çeşitli kirpik dibi iltihaplanmalarına kalıcı kirpi dökülmelerine yol açabilir. Suya dayanıklı makyaj ürünleri tavsiye etmiyoruz. Çünkü onu gözden çıkarmaya çalışırken göze çok daha fazla zarar veriyoruz. O yüzden su bazlı ürünler kullanırsak daha rahat suyla da çıkabilir. Ya da dermatolojik açıdan test edilmiş bir makyaj temizleyicisi ile makyaj temizlenebilir.

Tester Ürünlere Güvenmeyin
Kozmetik mağazalarda deneme amaçlı kullanılan tester ürünler bulaşıcı hastalıkların kişiden kişiye kolayca bulaşmasına sebep oluyor. Testerlar çok umumi bir makyaj malzemesi. Ürün almadan önce illa ürünlerin testerlarını denemek istiyorsak özellikle göz kaleminde oradaki yetkiliden kalemin açılmasını isteyebiliriz. Rimelin testerı kesinlikle kullanılmaması gerekiyor. Özelikle göz kaleminde veya rimelde gözünde bir mikrobik enfeksiyon olan kişinin kullandığı testerları kullanırsanız sizde de aynı şekilde bulaşıcı göz enfeksiyonu gelişebilir.

Ekim 2023

Gözleriniz Şiş Uyanıyorsanız Dikkat!

Gözleriniz şiş şekilde uyanıyorsanız dikkat! Başta kalp ve damar hastalıkları olmak üzere pek çok hastalık, gözlerimizde yaşanan belirtiler ile teşhis edilebilir.

Gözlerdeki sabah şişkinliğinin kalp hastalığın bir belirtisi olabileceğiniz söyleyen Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, “Uyku anında vücutta en fazla göz kapaklarında ödem birikimi oluşabilir. Uyandığımızda ise gözlerimizde şişlik hissedebiliriz. Günün ilerleyen saatlerinde azalan bu şişlik gibi şikayetler gizli kalp hastalığının uyarıları olabilir” şeklinde konuştu. Gözlerimizdeki çoğu belirti vücudumuzdaki diğer hastalıklar hakkında bizlere işaretler vermektedir. Çoğu kişinin sağlık sorunlarının belirli bir ilerleyiş yaşamadan doktora gitmeyi tercih etmediğini hatırlatan Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, diyabetten hipertansiyona, damar değişikliklerinden pıhtı atımına kadar birçok hastalığın önüne geçmek için erken teşhisin önemini vurguladı.

ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARABİLİR
Düzenli muayene ile erken tespit edilen hastalıklarda tedavi şansının artar ve bu durum ölümcül hastalıklara karşı hayat kurtarır. Diyabet, hipertansiyon, kalp rahatsızlıkları gibi hastalıkların teşhisinde geç kalınması hastalığın ilerlemesine neden olmakta ve gözlerimizde tahribat oluşumuyla sonuçlanmaktadır. Bu durum görmenin azalmasına ve hatta kalıcı görme kayıpları ile sonuçlanabilmektedir.

GÖZLERDEKİ ŞİŞLİK GİZLİ KALP HASTALIĞININ HABERCİSİ OLABİLİR
Sabahları gözleriniz sürekli olarak şiş uyanıyorsanız, bu şişkinliğin sebebi kalp hastalığınız olabilir. Uyku anımızda başımız kalp hizasına gelmektedir. Uyku anında vücutta en fazla göz kapaklarında ödem birikimi oluşabilir. Uyandığımızda ise gözlerimizde şişlik hissedebiliriz. Günün ilerleyen saatlerinde azalan bu şişlik gibi şikayetler gizli kalp hastalığının uyarıları olabilir.

DİYABET GÖZ MUAYENESİ SIRASINDA TEŞHİS EDİLEBİLİR
Her iki göz veya tek gözde görmede yaşanan değişiklikler de diyabet ve hipertansiyona işaret eder. Gözlerde önemli ve kalıcı hasara neden olabilen diyabet göz dibi muayenesi ile erken teşhis edilebiliyor. Diyabet ve hipertansiyona bağlı olarak meydana gelen küçük damar tıkanıkları, çift görme gibi şikayetlere de neden olabiliyor. Kalp hastalıklarının en temel nedeni damar sertliği gelişimidir. Bu damar sertliği vücudumuzdaki bütün damarlarda gerçekleşebilir. Göz damarlarında gelişen sertlik veya göz damarlarında pıhtı oluşumu geçici görme bozukluklarına neden olabilmektedir. Kalp ritminde bozukluklar da göz damarlarına pıhtı atılması gibi sonuçlar doğurabilmektedir. Geçici görme kaybı yaşayan kişilerin kalp ve damar hastalıkları ile kalp ritim bozukluğu riski sebebiyle kontrolden geçmeleri önemlidir. Gözlerde yaşanan belirtilerin farkında olunması gerektiğini belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nur Acar Göçgil, kalp ve damar hastalıkları kaynaklı gözde meydana gelebilecek belirtileri ise şu şekilde sıraladı: Kontrolsüz yüksek tansiyon göz toplardamarında tıkanıklıklara sebep olarak, merkez görüşte veya bir alanda görme bozukluğu oluşturabilir. Tıkalı damar alanında retinada kanamalar ve sarı noktada ödem gelişebilir. Yakın takip ve zamanında tedaviyle kalıcı görme hasarı en aza indirilir. Altta yatan sistemik hastalığın da tedavisi çok önem taşır. Tedavi ve yakın takiple retinada yeni kanayacak anormal damar gelişimi önlenir. Hastalığın ciddiyeti göz muayenesi ile tespit edilebilir.

BU GRUPTAKİ İNSANLAR KALP KRİZİ RİSKİ TAŞIR
Özellikle doğuştan gelen kolesterol yüksekliklerinde gözde iris etrafında beyazımsı halka oluşumu görülebilir. Bu gruptaki kişilerin kalp krizi riski açısından kolesterol düzeylerini takip ettirerek kalp sağlığı açısından uzman doktor takibinde olması önem taşır.”

Eylül 2023

Göz Bozukluğu Olan Kişilerde Demans Riski

İngiltere’de yapılan yeni bir araştırmaya göre, göz hastalığı yaşayan kişilerin demans riskinin daha yüksek olduğu tespit edildi.

İngiltere’de yapılan araştırmada, sarı nokta hastalığı, katarakt ve diyabet kaynaklı göz hastalığı gibi rahatsızlıkları olan kişilerin demans geliştirme riskinin daha fazla olduğu belirtildi. 55-73 yaşları arasındaki 12 bin 364 yetişkin üzerinde yapılan çalışmada, en riskli grubun diyabet kaynaklı göz rahatsızlığı olan kişiler olduğu bildirildi. Sağlık verilerini değerlendiren uzmanlar, yaşa bağlı sarı nokta hastalığı olanlarda demans gelişme riskinin %26 daha fazla olduğunu vurguladı. Kataraktı olanlarda %11, diyabetle ilişkili göz hastalığı olanlarda ise %61 daha yüksek demans riski olduğunu aktaran araştırmacılar, göz tansiyonunun ise demans ile ilişkili olmadığının altını çizdi. 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü kapsamında yayımlanan çalışmada, görme bozukluklarının, 2050 yılına kadar dünya çapında 130 milyondan fazla insanı etkileyeceği bildirildi.

Eylül 2023

Her Okul Döneminde Göz Muayenesi Şart

Çocukların yaşam kalitesi için kritik bir öneme sahip olan göz sağlığı, okul başarısını da doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alıyor.

Çocuğunuz okula başlamadan hemen önce gözlerini kontrol ettirmek, görmeyle ilgili bir sorunun çocuğunuzun okula adaptasyonunu kötü yönde etkilemesini önlemek anlamında çok önemlidir. Tahtayı göremediği için sık sık yerinden kalkıp tahtanın yakınına giden çocukların, okul başarısı düşük ve uyumsuz çocuklar olarak nitelenmesi hiç de nadir değildir. Okul çağında göz muayenelerinin sağlıklı çocuklarda 2 yılda bir yapılması yeterlidir. Bu yaştaki çocuklar kendilerini ifade edebildikleri için muayeneleri erişkinlerdekinden büyük farklılık göstermezler. En önemli fark kırma kusurundan şüphelenildiğinde, duruma göre 10-12 yaşına dek damlalı muayene gerekebileceğidir. Bu yaşlarda çocukların gözlük numaraları çok hızlı değişim gösterebilir. Rutin muayene dışında, çocuğunuzu kısa sürede göz hekimine getirmenizi gerektiren istisnai durumlar arasında baş ağrısı ve göz ağrısı ilk sırada sayılabilir. Bunların dışında çocuğunuz gözlerde yorgunluktan yakınıyorsa, gözlerini sık sık kırpıştırıyorsa, tahtayı göremediğinden yakınıyorsa veya nedensiz başarısı düştüyse, televizyon izlerken gözlerini kısıyor veya ekrana yaklaşma eğilimi gösteriyorsa göz hekimi ziyareti gerekli demektir.  Okul öncesi dönemde uzun süren ekran aktivitesi hem çocuğun psikososyal gelişimi, hem de göz sağlığı açısından önerilmez. Uzmanların bu konudaki önerileri ekran aktivitesini günlük süre olarak 5-8 yaşta bir saat, 9-12 yaşta 2 saat ile sınırlamaktır. Bu süre 2-3 parçaya bölünmelidir ve hiçbir şekilde aşılmamalıdır.

Eylül 2023

Göz Kanlanması Nedir, Ne İyi Gelir?

Göz çeşitli nedenlere bağlı olarak kanlanabilir. Göz kanlanması dış etkenlere bağlı gelişebileceği gibi farklı bir hastalığın habercisi de olabilir. Peki, göz kanlanmasına ne iyi gelir? Gözde kanlanma neden olur? Göz kanlanması nasıl geçer? İşte göz kanlanmasına dair ayrıntılar…

GÖZ KANLANMASI NEDİR?
Gözdeki damarların genişlemesi sonucu da göz kanlanması oluşabilir. Genişleyen kan damarlarının içinin kanla dolması sonucunda göz kızarık görünür. Kan damarlarının genişlemesinin sebebi ise gözün dışını kaplayan kornea tabakasının oksijen ihtiyacının karşılanmamasıdır. Normal koşullar altında kılcal kan damarları gözükmez. Fakat oksijen ihtiyacının karşılanmamasına ve kanın yoğunlaşmasına karşılık kılcal kan damarları görünür hale gelir. Dolayısıyla da gözde kanlı bir görüntü olur.

GÖZ KANLANMASI BELİRTİLERİ
Göz kanlanması, gözün beyaz bölgesinde oluşan kanlı ve damarlı görüntü olarak tanımlanabilir. Gözün beyaz bölümünde kızarıklık, Kaşıntı ve tahriş hissi, gözde ağrı, gözde dolgunluk hissi, bulanık görme, görüntü kısıtlığı, ışığa karşı duyarlılık, gözde şişme göz kanlanmasının en belirgin belirtileridir. Bu belirtilerin bir kaçının gözde aynı anda belirmesi mümkündür.

GÖZ KANLANMASI SEBEPLERİ NELERDİR?
Göz kanlanmasına neden olan etkenler aşağıdaki sorunlardan olayı ortaya çıkabilir:

  • Uykusuzluk
  • Yüksek basınçla öksürmek
  • Çok uzun süre öksürmek
  • Göz kuruluğu
  • Alerjik reaksiyonlar
  • Göz içerisinde oluşan iltihaplanmalar
  • Arpacık
  • Kirpik iltihaplanmaları
  • Gözü çok sert kaşımak
  • Lensi yanlış takmak
  • Tansiyon
  • Kusma
  • Ağır yük kaldırma
  • Travmalar, yaralanmalar ya da göze alınan darbeler
  • Kan pıhtılaşma sorunları
  • Göz kanseri
  • Kan inceltici ilaç kullanımı
  • Anevrizma
  • Diyabet
  • Retinal yırtık
  • Gözün arkasında sıvı birikimi

Kimi zaman ise fazla alkol ve sigara tüketimi göz kanlanmasına neden olabilir. Bu durumda ise doktor kontrolünde hastanın sigara ve alkol geçmişi incelenerek bu zararlı alışkanlıkların giderilmesi hedef alınabilir.

GÖZ KANLANMASI NASIL GEÇER?
Göz kanlanmasının tedavisi, kanlanmaya neden olan hastalığa göre değişkenlik gösterir. Genellikle kendiliğinden 1-2 haftaya kadar geçen göz kanlanması bazı durumlarda uzun süreli olabilir. Fakat göz kanlanmasının altında farklı nedenler de yatabilir. Bu gibi durumlarda uzman bir doktorun teşhisi koyması gerekir. Yüksek tansiyon nedeniyle göz kanlanması sorunu ortaya çıkıyorsa yüksek tansiyonun tedavi edilmesi gerekir. Daha ciddi göz hastalıklarında uygulanan tedavi ise farklıdır. Göz kanlanması tedavisi için genellikle göz damlaları önerilir. Doktor muayenesi sonrasında şişlikler için steroid içeren göz damlaları, bakteriyel enfeksiyonlar için antibiyotikli damlalar, ağrıların geçmesi için ağrı kesici içeren göz damlaları, viral enfeksiyonlar için ise antiviral göz damlaları verilir. Şayet gözde bulunan ve kanlanmaya neden olan damarlarda ciddi yaralanmalar söz konusuysa lazer cerrahisinden yardım alınarak tedavi gerçekleştirilebilir. Tüm tedavi yöntemlerinde hastaların gözlerini korumaları için bir süre göz bandı takmaları gerekebilir.

Eylül 2023

Uzağa Bakarken Çift Görüyorsanız Dikkat!

Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, uzağa bakarken çift görmenin ciddi bir sağlık probleminin habercisi olabileceğini, tıbbi yardım gerekebileceğini, bu nedenle ihmal edilmemesi gerektiğini söyledi.

Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, uzağa bakarken çift görme, bilimsel adıyla ‘diplopi’ hakkında önemli bilgiler aktardı. Doç. Dr. Halil Hüseyin Çağatay, birçok kişi tarafından yaşanabilen ve genellikle geçici bir durum olan çift görmenin, ciddi bir sağlık probleminin belirtisi olabileceğini, tıbbi yardım gerektirebileceğini, bu nedenle ihmal edilmemesi gerektiğine vurgu yaptı.

ÇİFT GÖRMENİN EN SIK NEDENİ GÖZDE KAYMA VE ŞAŞILIK
Çift görmenin en sık nedeninin gözde kayma ve şaşılık olduğunu ifade eden Dr. Çağatay, “İçe kaymanın uzağa bakışta çoğaldığı durumlarda çift görme yıllar içinde artar. Hastalarımız en sık olarak yollardaki şeritlerin iç içe geçtiğini ifade etmektedir. Çift görme travma ve bazı ilaçlara bağlı yan etki şeklinde geçici olarak da ortaya çıkabilir. Örneğin; son yıllarda botoks uygulamaları sonrasında hastalar, geçici çift görme sorunları ile başvuruyor. Buradaki çift görme tipik olarak yan bakışlarda ortaya çıkıyor. Diğer önemli ve sık karşılaştığımız çift görme sebepleri beyin ve beyin damarlarında bağlı hastalıklardır. Unutulmaması gereken en önemli şey; yeni ortaya çıkan tüm çift görme sorunları ihmal edilmeden acil olarak tıbbi inceleme ve araştırma gerektirir.  Çift görmeye neden olan bazı sorunlar nörolojik sebeplerden dolayı da olabilir. İnme, beyin tümörü, beyin damarlarında anevrizma, multipl skleroz gibi hastalıklar uzağa bakarken çift görme problemine yol açabilir” şeklinde bilgi verdi.

ÇİFT GÖRME SORUNUNDA DETAYLI BİR GÖZ MUAYENESİ ÖNEMLİ
Uzağa bakarken çift görme problemi yaşayan kişilerin acilen bir göz doktoruna başvurması gereklidir. Detaylı bir göz muayenesi ile kayma açılarının uzak-yakın ve yan bakışlarda ölçümü ile varsa şaşılık problemi tespit edilir; ayrıca binokuler görme testleri dediğimiz çift görme testleri ile de şaşılık teşhisi doğrulanabilir. Eğer bir problem tespit edilmezse, daha detaylı nörolojik muayenelerle altta yatan sebep araştırılabilir. Çift görme durumu genellikle tedavi edilebilirdir; ancak tedavi yöntemi, sorunun kaynağına bağlıdır. Varsa altta yatan sorunun çözümü çok önemlidir. Ayrıca çift görmeyi kontrol altına alan prizmatik gözlükler, nörotoksin uygulamaları ve göz kasları üzerine uygulanacak cerrahi girişimler ile çift görme giderilebilir. Sonuç olarak, uzağa bakarken çift görme sorunu yaşamanız durumunda, bu durumu göz ardı etmemeli ve bir sağlık profesyonelinden yardım almalısınız. Bu, hem yaşam konforunuzun hem de genel sağlığınızın korunmasına yardımcı olacaktır.

Ağustos 2023

Göz Alerjisi ile Göz Enfeksiyonunu Karıştırmayın

Göz alerjisi ile göz enfeksiyonu benzer belirtiler gösteren rahatsızlıklardır. Benzer belirtilere sahip olsalar da hastalığın hangisi olduğunu anlamak ve enfeksiyon ile alerji arasındaki farkı ayırt etmek göz doktorunun mikroskopla muayenesiyle mümkündür.

Göz enfeksiyonunun en yaygın belirtileri gözlerde kızarıklık, yanma, kaşıntı, sulanma, hassasiyet ve göz kapaklarının çevresinde kabuklanma veya akıntıdır. Konjonktivit, virüsler, bakteriler, mantarlar, alerjenler ve diğer iritanlar nedeniyle oluşabilir. Bulaşıcı olduğu için özellikle virüsler ve bakteriler nedeniyle meydana gelen konjonktivit diğer insanlara yayılabilir. Göz alerjisi veya tıbbi adıyla alerjik konjonktivit oldukça sık görülen bir hastalıktır, diğer konjonktivitlerin aksine kişiden kişiye yayılmaz. Gözde kızarıklık, kaşıntı ve sulanma en önemli belirtileridir. Kaşıntı yoksa alerji düşünülmemelidir. Göz alerjisi diğer alerjik hastalıklarda olduğu gibi genetik özellikler ve çevre etkileşimi rol oynamaktadır. Sıklıkla vücuttaki diğer alerjik durumlarla birlikte görülür. Çocuklarda ve ergenlik çağında daha sık görülmektedir. Daha ileri yaşlarda görülme sıklığı giderek azalır.

Mikroskopla Muayene Gerekir
Uzmanlar göz alerjisine neden olan potansiyel alerjen maddelerinin en başında polen, hayvan tüyü, kimyasal kokular, ev tozları ve küf olduğunu ifade ediyorlar. Eğer konjonktivit polenlerden kaynaklanıyorsa genellikle mevsimseldir. Alerjik neden hayvan tüyü, küf ve toz ise bazen alerjik krize neden olabilir. Bazı kişilerde belirli göz damlalarına veya kontakt lens solüsyonlarına karşı da alerjik konjonktivit gelişebilir. Alerjik konjonktivit başka göz hastalıklarıyla benzer belirtileri paylaştığı için doğru tanının konulması önemlidir. Örneğin göz alerjisi ile göz enfeksiyonu benzer belirtilere sahip, ancak farklı tıbbi nedenlere dayanan farklı durumlardır. Hastalığın hangisi olduğunu anlamak ve enfeksiyon ile alerji arasındaki farkı ayırt etmek göz doktorunun mikroskopla muayenesi gerekmektedir. Muayenede gözde kızarıklığın yanı sıra gözkapağının içinde alerjik konjonktivit nedeniyle oluşan kabarıklıklar tespit edilir. Tedavide temel prensip alerjiye neden olan etkenden uzak durmaktır.

Ağustos 2023