Einstoffen

Avangart Zarafet

Bağımsız İsviçreli marka, çiçeklerin karmaşık çizgilerinden ve kıvrımlarından esinlenerek, benzersiz frezeleme tekniğini kullandı. Sonuç, muhteşem 2025 koleksiyonu Sopraterra…

Einstoffen, 2008 yılında Ramon ve Raphael Büsser ile Christian Gisler tarafından kurulan bağımsız İsviçreli gözlük markası olarak, ahşap ve taş gibi doğal malzemeler kullanmasının yanı sıra deney ve kombinasyona olan sevgisiyle tanınıyor. Einstoffen, çevresine dikkat eden ve hayattan keyif alan bağımsız fikirli bireyler için gözlük ve moda yaratıyor. Markanın ürünleri İsviçre’de tasarlanıyor ve bazen sıra dışı malzemeler veya abartılı detaylar içeren titiz bir süreç kullanılarak üretiliyor. Tutkuları ahşap veya taş gibi doğal malzemelere aittir. Elle işlenen bu malzemeler, organik ve sürdürülebilir Einstoffen görünümünün ana bileşenlerini oluşturuyor. Ancak marka, malzemelerin ötesinde daha çok deneysel tasarım arzusuyla tanımlanıyor. Çünkü marka, ancak alışılmadık olanla karşılaşıldığında yeni ve sınırları aşan tasarımların ortaya çıktığını savunuyor. Diğer premium markalar arasında bağımsız kalmayı felsefesinin temeline yerleştiren Einstoffen, 2025 yılına en yeni koleksiyonu Sopraterra ile merhaba diyor. Sopraterra koleksiyonunda ince işlenmiş frezeler ve birinci sınıf gözlük zincirleri dikkatleri çekiyor. Sizlere Einstoffen’in Kurucu Ortaklardan Ramon Studer ile titizlikle işlenmiş yeni çerçeveleri içeren Sopraterra koleksiyonu hakkında yapılan röportajı sunuyoruz.

Merhaba Ramon, yeni koleksiyonunuz için Sopraterra ismini seçtiniz. Sebebini öğrenebilir miyiz?
Doğaya ve özellikle yeryüzüne değer veren bir markayız. Felsefemizin temelinde çalışanlarımız, iş ortaklarımız ve toplum kadar dünya-doğa ile olan saygı odaklı bağımız da yer almaktadır. Yeni koleksiyonumuzun oluşum aşamasında çiçeklerden ve botanikten ilham alan tasarımlar hazırlamak istedik. Doğal yapıları ve renkleri yakalayıp vurgulayan gözlükler üzerine odaklandık. Başlangıç noktamız buydu. Sonra bir Cuma akşamı, Raphael ve ben bir restoranda otururken; masanın üzerinde ‘Sopraterra’ adlı bir müzik grubunun el ilanını gördük. Spontane bir şekilde konserlerine gittik ve konser sonrası yeni koleksiyonumuzun adının Sopraterra olacağı netleşti.

Gerçekten de az rastlanır bir durum. Sopraterra sözlüklerde olmayan, türetilmiş bir isim. Peki sizin için ne ifade edip, çağrıştırıyor?
Sopraterra bizim için ‘Yeryüzünün üstünden bir bakış’ anlamına geliyor. Bu isimle olan ilişkimiz en iyi koleksiyon metnimizdeki sözlerle anlatılabilir: “Yukarıya, gökyüzüne, sonsuzluğa bakıyoruz. Gözlüklerimizin çerçevelediği gözlerimiz, ruhumuzun pencereleridir. Güneşe doğru açan çiçekler gibi biz de ışığa doğru uzanırız. Varoluşun güzelliğini ve kırılganlığını çağrıştıran bir isim olan Sopraterra, insanın görme, anlama ve hayal etme arzusunun bir kanıtı olarak duruyor.”

Peki Einstoffen’in Dna’sını kucaklayan bu özel tema yeni koleksiyona nasıl yansıyor?
İki yıl kadar önce, benzersiz frezeleme tekniklerini hayata geçirmek için yoğun bir araştırma ve deneme sürecine başladık. Doğanın kusursuz geometrisinden ilham alarak, çiçeklerin organik formlarını modern gözlük tasarımlarına ustalıkla yansıttık. Her bir model hem zarif hem de dinamik detaylarla şekillendirilerek doğadaki ahengi gözlüklerimize taşıyor. Malzeme seçiminden işçilik detaylarına kadar her aşamada, Einstoffen’in yenilikçi ruhunu ve özgün estetik anlayışını koruduk.

Sopraterra koleksiyonundaki çerçevelerinizde çiçekler hangi yönleriyle tasarımı etkiledi?
Çiçeklerin karmaşık çizgilerinden ve kıvrımlarından ilham alıyoruz. Doğadaki organik formları ve akışkan hatları gözlük tasarımlarımıza yansıtmak için bu unsurları dijitalleştiriyor, ardından hassas frezeleme teknikleriyle çerçevelerimize işliyoruz. Her bir model, çiçeklerin zarif asimetrisini ve doğadaki ritmini taşıyan detaylarla şekilleniyor. Işık ve gölge oyunları yaratan bu ince işlemeler, gözlüklerin yüzeyinde adeta doğal bir doku hissi uyandırıyor. Renk seçimlerimizde de doğanın sunduğu zengin paletten ilham alarak sıcak tonlar, derin dokular ve çarpıcı kontrastlarla koleksiyonumuza estetik bir dinamizm katıyoruz.

Bahsettiğiniz bu teknik süreçteki en büyük zorluklar nelerdir?
Çerçevelerimizi oluşturmak çok aşamalı bir süreç gerektiriyor. İnce parlatma işleminden sonra çerçeveler, her çerçevenin hassas bir şekilde ayarlandığı ve freze makinesinin maksimum doğruluk elde etmek için yeniden kalibre edildiği ikinci bir manuel mikro frezeleme işleminden geçiyor. Tasarımları mükemmelleştirmek için bazen lazer gravürler ekliyoruz ve bu gravürleri daha sonra kusursuz bir yüzey için tekrar parlatıyoruz.

Biraz da Sopraterra koleksiyonundaki gözlüklerden bahsedelim…
Sopraterra koleksiyonu, her biri 3 ila 5 renkte mevcut olan 22 optik çerçeve ve 22 güneş gözlüğü içeriyor. Koleksiyonumuzun büyük bir kısmı ünisekstir; hem kadınlara hem de erkeklere hitap ediyor. Kadın modelleri genellikle eğlenceli ve cesur frezelere sahipken, erkek modelleri sade ve zarif çizgileriyle öne çıkma eğilimindedir. Ayrıca koleksiyondaki Haute Couturier ve Voyante modelleri hem frezelenmiş hem de lazerle oyulmuştur. Bu modellerimiz 200 adet olmak üzerine sınırlı sayıda üretilmiştir.

Yeni koleksiyonda göze çarpan bir diğer özellik de gözlük zincirleriniz. Bu aksesuar sizin için ne ifade ediyor?
Gözlük zincirlerimiz koleksiyonun doğal bir uzantısıdır. Çerçevelerimizle aynı birinci sınıf asetatın kullanılması ve gerçek taşların bir araya getirilmesi uyumlu ve ahenkli bir görünüm yaratıyor. Zincirlerimiz sadece işlevsel aksesuarlar değil, aynı zamanda gözlüklerimizi tanımlayan detaylara gösterilen özeni de vurgulamaktalar.

Sopraterra’da oldukça avangartsınız. Basic koleksiyonunuzdaki tasarım çizgilerini de görmeye devam edeceğiz, değil mi?
Basic koleksiyonu ürün gamımızın kalbini oluşturuyor. Sopraterra ile sınırları zorlarken bile klasik modellerimiz kimliğimizin temel taşı olmaya devam ediyor. Zamansız zarafeti ve birinci sınıf işçiliği temsil ediyorlar. Elbette, bir Einstoffen çerçeveyi benzersiz yapan küçük ayrıntılara yönelik sevgimizden ödün vermiyoruz. Bizim için basit, asla standart veya sıkıcı demek değildir.

Kaynak: Spectr

Mart 2025

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir