Sinüs boşluklarının çevresinde, göz ve beyin yer alıyor. Dolayısıyla sinüs  enfeksiyonu çevreye yayıldığında yüz kemiklerinde osteit denilen iltihaplanmalara, göze yayıldığında körlüğe kadar giden durumlar olabiliyor.

Burun çevresindeki kemiklerin içinde yer alan kemik boşluklarına sinüs adı verilir. Bu boşlukların iltihaplanmasına da sinüzit adı verilir. Burunun hemen yan taraflarındaki üst çene kemiğinin içinde bulunan ve sinüslerin en büyüğü olan sinüs maksiller sinüstür. Sinüslerin burun içine açılan bu küçük deliklerinin, herhangi bir sebep sonucu tıkanması ile sinüslerde enfeksiyon ve buna bağlı hastalık bulguları ortaya çıkar. Bu tıkanmanın nedeni; basit bir üst solunum yolu enfeksiyonunun uzaması olabileceği gibi burun alerjileri, burun içindeki kemik veya kıkırdak eğrilikleri, hatta burun içindeki et büyümeleri olabilir. Sinüsler, her kişide farklı boyutlarda olduklarından sesin tipinin oluşmasında görevleri olduğu gibi içleri hava ile dolu olduğundan kafanın ağırlığının da azaltılmasında da görevlidirler. Asıl önemli görevleri ise solunan havanın ısıtılıp nemlendirilmesi ve her gün belli oranda salgı yaparak havanın içindeki partikül ve zararlı organizmaların temizlenerek dışarı atılmasıdır.
Kulak Burun Boğaz, Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Opr. Dr. Özcan Acuner, sinüzit konusunda uyarılarda bulunarak özellikle soğukta kalınmaması, saçların ıslak kalmamasının başlıca korunma yollarından biri olduğunu belirtti. Sinüzitin ilk ve en sık komplikasyonunun, iltihabın göz çukuru içine yayılması ve körlüğe kadar gidebilen hastalıklardan olduğuna dikkat çeken Dr. Acuner, alınacak tedbirlerle hastalıktan korunmanın mümkün olabileceğini belirtti.
Sinüzit Belirtileri
Sinüzit belirtileri hakkında uyarılarda bulunan Dr. Acuner, sözlerine şöyle devam etti: “Sinüzit genel olarak akut ve kronik (müzmin) olarak ikiye ayrılır. Akut sinüzit yeni oluşan sinüzit anlamına gelir. Uygun tedavi edildiğinde tamamen iyileşir. Ancak kronik sinüzit sinüslerde sürekli bir iltihap anlamına gelir ve tedavisi zordur. Akut ve kronik sinüzitin belirtileri birbirinden farklıdır. Akut sinüzitte hastayı en çok rahatsız eden şikayetlerden biri ağrıdır. Bu hangi sinüsün iltihaplandığına göre baş ağrısı, yüz ağrısı, göz çevresinde ağrı şeklinde olur. Genellikle öne doğru eğilmekle ağrı artar. Yüzde, sinüse uyan bölgeye basmak veya vurmakla bu ağrı artar. Sinüzitin en yaygın belirtileri:

  • Burun tıkanıklığı,
  • Burun akıntısı,
  • Koku duyusunda azalma,
  • Geniz akıntısı,
  • Ateş,
  • Çene ve dişlerde ağrı,
  • Ağız kokusu,
  • Burun kanaması,
  • Yüzde şişme
  • Göz altlarında morarma

Yüzde şişlik ve göz altlarında morarma daha çok çocuklarda görülen bir bulgudur. Öksürük hem akut hem de kronik sinüzitin belirtisidir. Kronik sinüzitte şikayetler daha uzun süreli olmasına rağmen daha hafiftir. Ağrı daha seyrek hatta bazen yoktur. Hastayı en çok geniz akıntısı ve buna bağlı boğaz ağrısı ve öksürük rahatsız eder. Bunun dışında yine burun tıkanıklığı, yüzde dolgunluk hissi ve ağız kokusu olur. Kronik sinüziti olan hastalar bazen ataklar halinde oluşabilen akut dönemler yaşayabilirler.
Körlüğe Kadar Gidebilen Tehlike
İltihabın göz çukuru içine yayılmasının körlüğe neden olabileceğine dikkat çeken Dr. Acuner, “Sinüzitin ilk ve en sık komplikasyonu, iltihabın göz çukuru içine yayılması ve körlüğe kadar gidebilen hastalıklarıdır. Böyle bir durumda ağrı göz içinde hissedilir. Gözde dışa doğru şişme ve göz etrafında morarma bulguları olabilir. Daha nadir komplikasyonlar; iltihabın beyin zarına veya beyin içine yayılarak abse oluşması, iltihabın sinüs içinde abseleşmesi ve kemik iltihabı sayılabilir. Bu tür durumlar oluştuğunda tedavi daha ciddi yapılmalıdır ve ilaç tedavisiyle birlikte ameliyat gerektirir. Hastaların sinüzit olmamak veya olunursa kolay tedavi edilebilmek için dikkat edebilecekleri birkaç şey vardır. Bunun için soğukta kalmamak, saçların ıslak kalmaması, yaşadıkları ortamın nemi ve ısısının uygun olması, sigaranın dumanında dahi kalınmaması, alerjiye yol açabilecek toz, duman veya diğer irritan maddelerden uzak kalınması gibi önlemler alınabilir. Üst solunum yollarının nezle veya grip gibi virütik enfeksiyonların da uzun sürmesi durumunda daha ciddi tedavilere baş vurmakta hastalığın uzayıp bir sinüs enfeksiyonuna dönmesini engelleyebilir” dedi.

Haziran 2023

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir