KERL EYEWEAR

Teknolojiden Doğan Güzellikler

Teknolojik yeniliklere olan tutkusu ile optik sektörüne Flexarbon® materyalini kazandıran Kerl Eyewear; esnek, sağlam ve işlevsel koleksiyonlarına şimdi de ‘Heavy-Light’ı ekledi.

Karbon gözlük uzmanları Dr. Jaromir Ufer and Dr. Johannes Dillinger tarafından kurulan Kerl Eyewear, Alman Yapımı etiketiyle patentli materyaller ve yüksek teknoloji tutkusuyla gözlükler üretiyor. Kerl Eyewear Kurucularından Jaromir Ufer ile markanın piyasaya sürdüğü teknolojik yenilikler, üretimde kullandığı materyaller ve teknik özellikler, yeni koleksiyonları Heavy-Light ve yeni online kişiselleştirme araçları hakkında yapılan röportajı sunuyoruz.

Merhaba, Jaromir Ufer. Kerl Eyewear’ı beş yıl önce kurarken hangi misyon ve değerlerle yola çıktınız?
Kerl Eyewear’ı beş yıl önce kurma kararı aldığımızda teknolojiden en yüksek düzeyde faydalanarak optik endüstrisine inovatif ve yenilikçi bir bakış açısı getirmek en büyük hedefimizdi. Markamızla bir yandan sektörün kendine özgü olan eko sistemine uyum sağlarken öte yandan da sunduğumuz gözlüklerde kullandığımız materyallerden teknik uzmanlığımıza kadar geniş bir spektrumda ayrıştırıcı özelliklerimizin öne çıkması için çalışmak bizim temel misyonumuz oldu diyebilirim. Beş yıldır da bu misyona uygun olarak dünyanın en hafif gözlük çerçevelerine imzamızı atıyoruz.

Bu cevabınız ‘Teknolojiden Doğan Gözlükler’ mottonuzu özetliyor. Peki bu mottonuzdan yola çıkarsak, teknolojinin Kerl Eyewear’a ne ifade ediyor
Belirttiğim gibi teknolojiden en yüksek düzeyde faydalanarak sektöre yenilikçi ve inovatif bakış açısı kazandırmak bizim için vazgeçilmez bir konu. Bu sebeple teknolojiye olan tutkumuzu hazırladığımız gözlük koleksiyonlarına yansıtmak en büyük amacımız. Kerl Eyewear olarak yeni teknolojilere hayranlığımızın işlevsellikleri güçlü olan gözlüklerde hayat bulmasını çok önemsiyoruz. Teknolojiden Doğan Gözlükler sloganı marka DNA’mızın temelini oluşturuyor.

Dr. Johannes Dillinger ve sizin profesyonel geçmişlerinizin markanızın teknolojiyle olan bağındaki rolünden bahsedebilir misiniz?
Johannes ve benim yüksek teknoloji endüstrisine yönelik olan profesyonel ve güçlü bir arka planımız olmasaydı, kendimize özgü gözlük teknolojilerini geliştirmek için ne geliştirme yöntemlerimiz ne de uygun araçlarımız da olmazdı. Bu sebeple de Kerl Eyewear’ın kuruluş amacı ve DNA’sı değişir, bambaşka bir düşünce kalıbı ve bambaşka ideallerle gözlük sektörüne hizmet etmemiz gerekirdi. Çünkü Kerl Eyewear demek teknoloji demek.

Alman Yapımı etiketi Kerl Eyewear’ın bütününün ayrılmaz bir parçasına işaret ediyor. Bu etiket sizce hala yüksek kalitenin nihai tanımı anlamına mı geliyor?
Aslında Alman Yapımı etiketi tam olarak yüksek kalitenin birebir karşılığıdır denilemez. Çünkü Asya ülkeleri ya da diğer ülkelerden de son derece yüksek kalitede iyi ürünler çıkabiliyor. Ancak konu bizim gözlüklerimize geldiğinde, ben hala mevcut seviyedeki kalitemizde, özelliklerde gözlükler oluşturmak ve bizim ileri düzey teknolojik çalışmalarımızın meyvelerini toplayabilmek için üretimlerimizin Almanya’dan başka bir yerde yapılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu sebeple Alman Yapımı etiketi bizim vazgeçilmez bir özelliğimiz olmaya devam edecek.

Birçok gözlük üreticisi firmanın hafifliği ile öne çıkan çerçevelerinin reklamlarına ağırlık verdiğini görüyoruz. Kerl Eyewear imzası taşıyan gözlüklerdeki hafiflik konusundaki görüşünüzü öğrenebilir miyiz?
Gözlük ağırlıklarının minimum düzeyde olması bizim için çok önemli. Hafifliğe oldukça fazla önem vermemize rağmen çerçevelerimizin tasarımlarına baktığınızda hafif değillermiş gibi bir izlenime kapılırsınız. Çünkü çerçevelerimizin tasarımları oldukça kalın ve vurgulu konturlara sahiptir. Ancak Kerl Eyewear olarak kullandığımız teknoloji ve materyaller sayesinde gözlüklerimiz çerçevesiz optik gözlüklerle aynı ağırlığa sahip oluyor. Bu bizi diğer hafif çerçeve üreticilerinden farklı bir noktaya taşıyan ayırt edici bir özelliğimizdir. Hatta dünyada hiçbir gözlük üreticisinin, çerçevesi ciddi şekilde kalın görünürken, kullanıcısına aşırı hafif gelen gözlükleri bizim gibi üretemediğini rahatlıkla söyleyebilirim.

Karbon uzmanı olarak patentli Flexarbon® materyalinizin genel özelliklerini bizlerle paylaşabilir misiniz?
Flexarbon® bizim gözlük endüstrisine kazandırdığımız özelleştirilmiş bir karbon materyalidir. Biliyorsunuz ki karbonun milyonlarca farklı türü mevcuttur. Kerl Eyewear olarak bizim Flexarbon® ile başardığımız önemli bir detay var. O da hedeflediğimiz belirli bir uygulama için gereken kusursuz karakteristik özelliklere karbonun kendine özgü fiber ve yapısal türlerini doğru şekilde eşleştirerek ulaşmamızdır.

Flexarbon®’nu geleneksel karbon materyaliyle karşılaştırdığımızda ne gibi avantajlar sunduğundan bahsedebilir misiniz?
Flexarbon®’un en belirgin ve öne çıkan özelliği geleneksel karbondan çok daha fazla düzeyde esneklik ve dayanıklılık sunmasıdır. Hafif ve işlevsel gözlükler üretme amacında bir marka olduğumuzdan Flexarbon®’un sunduğu esneklik ve dayanıklılık bizim için çok önemli bir yere sahip. Çünkü Flexarbon® çerçevelerimize sadece esneklik sağlamakla kalmıyor aynı zamanda çerçevelerimizin ağırlıklarını azaltmamızda da önemli bir avantaj sağlıyor.

Flexarbon®’u bu sebeple ‘Dünyanın en iyi materyali’ olarak tanımlıyor olmalısınız. Bu tanım sizin bir dileğiniz mi yoksa sadece bir iddiayı mı yansıtıyor?
Evet, belki de Flexarbon®’a dünyanın en iyi materyali derken tamamen objektif olarak bakamıyoruzdur. Ancak hızlıca bir kıyaslama yapmadan geçemeyeceğim. Üst düzey bir materyal olan titanyumu ele alalım.
Titanyum gerçekten de kaliteli, çarpıcı özellikler sunan bir materyal olsa da Flexarbon® titanyumun yalnızca üçte biri ağırlığındadır ve ağırlığına kıyasla çerçevelere on kattan daha fazla oranda sağlamlık sunmaktadır.

Müşterilerinize kendi gözlüklerini kişiselleştirilmelerini sağlayan yepyeni bir online araç geliştirdiniz. Bu yeniliğiniz nasıl doğdu?
Açıkçası Covid-19 pandemi süreciyle birlikte çalıştığımız optik mağazalara daha iyi hizmet sunabilmek adına düşünme şeklimizi değiştirmeye zorlandık diyebilirim. Bu zorlu süreçte optisyenlerimizin çok daha küçük miktarlarda gözlük stokları yaparken çok çeşitlilikte ürüne sahip olmalarını istedik. Bu amaçla gözlüklerini kişiselleştirerek nihai tüketiciye ulaştırmalarına yardımcı olacak bu yeniliğimizi yaptık. Bu konuda da son derece olumlu dönüşler almaya devam ediyoruz.

Optisyenlere sunduğunuz bu yeniliğinizin diğer özelliklerinden bahsedebilir misiniz?
Optisyenlerin büyük miktarlarda gözlük stoğu yapmadan da çok çeşitli gözlüklere ulaşmasına sağlayan bu yeniliğimizin öne çıkan en önemli özelliği kompleks karbon yüzeyler yanında derin, üç boyutlu cilalanmış görünüme sahip gözlük modellerimizde gerçekçi 3D görüntü elde etmeyi başarmamızdır. Bu da Kerl Eyewear imzası taşıyan gözlüklerin yüksek kapasitede gerçeklik algısı sunan ara yüz sayesinde müşteriler için tamamen kişileştirilebilir olmalarını sağlamaktadır.

Optisyenleri bu sürecin hangi noktasına dahil ediyorsunuz?
Optisyenler bu sürecin tamamen merkezinde yer alıyorlar. Sisteme kendi girişlerini yaptıktan sonra kişiselleştirme ara yüz programı optisyenin kendi logosuyla birlikte ekranda görünüyor. Böylece müşteri mağazaya gelip bir Kerl Eyewear gözlüğü ile ilgilendiğinde sadece en uygun şekli, rengi ve ölçüyü hemen bulmakla kalmayıp, optisyenle oturarak iPad veya diz üstü bilgisayarla kusursuz stili ve en ideal şekilde yüzüne yerleşecek çerçeveyi de ayarlayabiliyor.

Kerl Eyewear olarak ‘Heavy-Light’ isimli yeni koleksiyonunuzu beğenilere sundunuz. Bu koleksiyonunuzdaki gözlükler hakkında neler söylemek istersiniz?
Yeni koleksiyonumuz için Flexarbon’un tüm avantajlarından sonuna kadar yararlandık diyebilirim. Kullanıcısına kıyaslanamayacak düzeyde konfor vadeden son derece şık tasarımları bu koleksiyonda bir araya getirdik. Daha önceden konfor vadeden gözlükler için şık görünümden belki tavizler verilebiliyordu. Ancak yeni serimizdeki tasarımlarda bu söz konusu bile değil.

Kaynak: Spectr

Şubat 2022